Yirmi birinci asır, geldi ya çekilmiyor
Gökten eskisi gibi bereket dökülmüyor
Köyler boşaldı tek tek, tarlalar ekilmiyor
Lüzum kalmadı artık; aşı, tohum, fideye
Geçti Bor’un pazarı, sür eşeği Niğde’ye
Her an ağız dalaşı, kayıkçı atışması
Sevdanın ateşi eğer
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını
Devamını Oku
Her an yanıbaşımda yatmasaydı
Ben bu yükü taşıyamazdım
Sevinçlerime biraz hüzün katan odur
En çaresiz anımda
Issız bir dere kenarını