Ben ne bir aza, nede muhtarım,
Ne dul sayılırım, nede bekarım.
Allah’a el açmış ona bakarım
Ülkemi severim yabana atmam.
Spor yaparım, müzik çalarım.
Figüran olup, rolde yaparım
..
aklar var saçlarında
gözleri yorgun ve puslu
eli yanağında
parmağında da
50 yılı anımsatan bir yüzük
bir yeminden sonra.
..
1991 yılında ağustos ayında,
Mamakta girdim sınava sıcakta,
Cevaplamak için kafa yordumda,
Kazandım astekliği ben hakkımla.
..
Atatürk Cumhuriyetinin büyük projesi,
Devrime köy eğitiminden başlanması,
İnönü, Yücel, Tonguç verdi kararı,
1940’da açıldı köy Enstitüleri,
Hedefleri ”İş içinde eğitim” ilkesi,
Çağdaş uygarlık düzeyini aşmaktı.
Köylüye bir şey öğretebilmek,
..
Tembel insan kendini yormak istemez, her zaman hazıra konmak ister.
düşünce alanında da aynı, arzu, şehvet, duygular, içki, eğlence daha çok
ilgisini çektiği için, aklını, zekasını da yormaz. Bu nedenle, daha çok, aklına yatan, işine gelen hazır düşünceleri, onları araştırmadan kabullenir, bu kabullenme, internetteki piksel sayısını, hayattaki tekrar sayısıyla eşitlersek,
(ona çok benzer) zaman geçtikçe, tekrarı arttıkça veya yüksek sesle söylendikçe onların kafasında daha netleşmiş olur. Daha belirginleşmiş olur.
artık ondan başkasını görmez. Örnekleri: ikiyüzyıldır bu kadar insan buna inandığına göre, ben onlardan daha iyi mi düşüneceğim... Bunun fiyatı bu kadar yüksek olduğuna göre, vardır bir hikmeti, neden kaçırayım? Bu kadar insan bunun peşinden gidiyorsa boşuna değildir, ben neden üç beş kişinin
temsil ettiği guruba gireyim... Kaç yüz yıllık devlet, en bilgili adamlar başında olduğuna göre neden devletin başındakiler doğru olmayacakmış? Bu kadar yüzyıl kadın için şeytan denilmişse, bu boşuna değildir. Hele tanrıların kitabı da böyle yorumlandıktan sonra, var düşün ötesini... Bunun ardında tabi ki... içgüdüsel olarak güce tapınç da vardır... Her zayıf insan aklını iyi kullanamazsa ki, zayıflığın en büyük sebebi de zaten budur, mutlaka kendinde olmayan, kendinde eksik hissettiği yanlarını başkasında görünce hayranlık duyar. O gücün karşısında erir. Çoğu zaman onun ekseni etrafında dönüp durur. Bütün çektiği sıkıntılara, yediği sopalara rağmen kocasının kulu kölesi olan kadınlar gibi... İşverenin bütün baskılarına rağmen onun ispiyoncusu olan işçiler gibi... Emperyalizmin bütün sömürüsüne karşın, onsuz adım atmayan bazı devletler gibi... daha da uzatılabilir.
Ayrıca yine kolaycı insanların, ne kadar okumuş olursa olsun, işlerini iyi yapma uğruna, bol para kazanma, rahat yaşama kavuşmak için, toplumu aldatmada, zenginden yana tavır alması gibi...
..
Balık istifi otobüste, anons üzerine
Adım adım arkaya ilerliyordum
Sağ olsun diğer yolcuların desteklediler de
Onlar sayesinde ayakta durabiliyordum.
Bir anda piyangodan bilet çıkar gibi,
Bir genç ayağa kalktı ve
..
BEDDUA
Size birinden bahsetmek istiyorum
Ona ben “ismi lazım değil” diyorum.
Gerçek adını ağzıma almıyorum.
Çünkü ona hiçbir değer vermiyorum.
Bu şiiri işte ona yazıyorum.
İçimdeki duyguları açıklıyorum.
..
Hafta sonları,
Hiç istemez canım çalışmak.
Yaşıtım kızların, oğlanların kahkahaları,
Hiç bitmez geçerlerken yanımdan,
Palavraları,havaları...
Ah,benimde olsa böyle meşin gocuğum;
..
Ağzına yaklaşmış kalbi küçüğün
Yine gökyüzünün şekli değişmedi
Aynı bulutlar devamında göğün
Yüzsüz kenenin şekli değişmedi
Hırsızın maçta sağlamdır yeri
Yirmi iki çıplak, binlerce serseri
..
Bedenin yükünü ayaklar taşır
Ruhunda yükünü ise yürekler
Yıllardır biriken ağırlığımı
Hep sizler çektiniz cefalarımı
Arardım şıklığı ve rahatlığı
Seçerdim en güzel ayakkabıyı
..
çok zıplıyorsun önder
göreceğim boyunu
dansöz bile oynamaz
senin gibi oyunu
bu ne biçim jump spor
dalmış dünyaya dalmış
..
Okyanusları, boğazları, dağları aşalım
Avrasya etabını İstanbul’ da koşalım
Altın, gümüş, bronz madalyalarla coşalım
Şampiyonluklar için Avrasya da buluşalım.
Kucaklayalım yarışanları Avrasya da
Dünyanın incisi altın boynuzlu İstanbul’da
..
Adım önemli değil ben aslında şişmanım
İnce belli insanlar benim yegane düşmanım
Baklavayı böreği yemessem bin pişmanım
Allahım günahım ne neden böyle şişmanım
Bir ellibeş boy ile doksan kilolardayım
Kemiklerim iri biraz ben aslında zayıfım
..
Cimbomluydum çocukken
Rengini çok severdim,
Bazen fenerli olup,
Sözde hava atardım.
Beşiktaş akıllıydı,
Adeta uslu çocuk.
Ondanda nasibimi
..
Er Meydanı derler bu meydanlara,
Bileğine güvenenler güreşir.
Selam kispet’ini kuşananlara,
Pehlivan yenilir, yener güreşir.
Haydi bire yiğit, kendini göster;
Çekip el-ense’yi fendini göster!
..
Soğuk bir kış günü:
Tovır’dan seker, pilaza’dan iner rüzgâr
Lodos poyraz neredee?
Arabalar balık gibi akar iken caddede:
Şişli girişi
Trafik ışıkları
Ve yaşlıca bir dede.
..
Hep bir umut içinde....hayatımı değiştirecek...
O babacan iyilik meleği yaşlı amcayı...
Bekledim durdum bir sokak köşesinde.
Lüküs arabasıyla bana çarpıp...
Hastane masraflarımı karşılamasını...
Muhteşem köşkünde birkaçgün misafir etmesini...
Sonrada....
..
Sen gelmeden hazırladım evi
Odanı, kıyafetlerini
Sevdiğin yemekleri
Kıyafetlerini ütüledim saatlerce
hepsi jilet gibi oldular elim kesildi.
Seni beklerken
..
İstanbul’un en güzel çocuğu
Benzer mi hiç öbürlerine?
Beşiktaş’a,Taksim’e,Eminönü’ne.
Çok oynaktır onlar
Bir dakikaları diğerine uymaz.
..
Haydi
Bir şeyler yapın
Pencereden bakın
Sokağa çıkıp oynayın
Topaçla
topla
çelikçomakla oyalanın
..