Dostlar geldi yadıma,hüzün sardı ufkumu.
İnsafsız düşünceler,yine aldı uykumu.
Kalkıp düştüm yollara,yön ve mekân silindi.
Zaman nerde saat kaç,bu yöreler kimindi.
Bir hayal âlemi ki,sürüklüyor peşinden.
Çekip alır inan ki,ışığı güneşinden.
Bu girdaba kapılan,bilmez ne olduğunu.
Farkedemez zamanı,sabah gün doğduğunu.
Ufuk aydınlanırken,hayata hicret başlar.
Tüm feryatlar son bulur,boyun büker sert taşlar.
Geriye dönen düşler,yeni akşamı bekler.
Derdi az olanlara,dert üstüne dert ekler.
Selam verdim dostlara,yüzleri aydınlandı.
Yavaş atılan adım,birden bire hızlandı.
Mesafeler dürülüp,uzaklıklar kayboldu.
Bir nefeslik zamanda,tüm dostluklar son buldu.
Yalnızlık dedim kader,yakını eder uzak.
Gerçekliğin dışında,yaşananlar hep tuzak.
Aldananın sonu yok,iki âlem perişan.
Ondan kalan dünyada,kara lekeli nişan.
Varlık yokluk iki dost,bir arada bulunmaz.
Hayat iksiri yoktur,altın tasla sunulmaz.
Akıl üstün bir nimet,hayallere kapılmaz.
Zahmetle kazanılan,kolay kolay atılmaz.
Düştü göz kapaklarım,ağarırken tan yeri.
Beşik gibi sallandım,bir ileri bir geri.
Feza rahat bir yatak,sonsuzluğun uykusu.
Kavuşmadan ayırdı,dostla sohbet tutkusu.
Kayıt Tarihi : 15.12.2008 22:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)