Koca Kizilirmak köpüre köpüre
Akiyordu,
Bir telgraf diregi dibinde,
Zamanlar kadar telassiz ve köpüksüz,
Yürüyordu,
Sivasli bir karinca.
Karsi kiyidan parlak,
Kisniyordu,
Atlar doru doru,
Atlarin sarkisindan ayrilmis,
Yürüyordu,
Atlarin mesafesini anlamaz.
Sesi, adimlarinin sesi, memnun ve bahtiyar,
Duyuluyordu,
Kahraman.
Bir açligin ayaklarinca aziz,
Yürüyordu
Yeryüzünden.
Rahat gidisinden belli,
Biliyordu,
Dagi, suyu, otlari, lezzetle.
Baska karincalardan kopmus,
Yürüyordu,
Baska karincalara.
Gayretle, çalismakla, yorulmazlikla,
Benziyordu,
Afrika'dakine, Çin'dekine, Paris'tekine,
Kara topragin alni üstünde, kara,
Yürüyordu,
Alin yazisindan daha hür.
Yoktu fikirlerden, davalardan haberi,
Yürümüyordu,
Rüyasi hiç.
Bugday tanesi üzre,
Yürüyordu,
Sivasli bir karinca.
Kayıt Tarihi : 15.7.2000 17:23:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)