Dağlara sal sesini
Özledim
Kulaklarım yeniden dinlesin türkünü
Çünkü şehir suskun
Top sesleri sinmiş ruhlara
Köyler de ses vermiyor artık
O kara geceleri
Bağrıma bastığım gün
Zaten ben ölmüştüm.
Sen gülerken
ölü otlar gibi serildim
çağı güllerle açtık
hayat koyduk adını.
akıp giden yılların
duymadık feryadını.
hep beraber haykırdık
barışa koşulacak!
bu dünyada yaşamak
sallanmak bir ağacın dalında
namlunun ucunda kör kurşun
olmak gibidir.
gözbebeklerinde güneşi tutmak
kor alevlerde yanmak gibidir.
kınında ter kokulu güzelim
sılada gurbet sevinçlim
toprağına keskin bıçak hasretlim
iliklerin kurt korkusu sis basmış
ıslığında kuzu sesi can benim.
yele saçlım
Hayat
dikine dikine yaşansın diye
dölün adını
sürgün koymuşlar
Gülmek
Dağlara sal sesini
Çok özledim…
Kulaklarım dinlesin türkünü.
Şehir suskun
Top sesleri sinmiş ruhlara
Köyler de ses vermiyor
İçimizdeki sevgi boşluğunu doldurduğumuz ölçüde insanız.
Her insan doğarken nurdur, cennete yakışır, cehenneme çevirmeyelim.
Köklere su taşımadıkça; yapraklar, güneşle dolsa da ağaç yeşermez.
İnsanlar nehir gibidir. Denizin kalbine girmek için durmadan akarlar
Kafalarını karanlıktan çıkarmayanlar, dışarıdaki aydınlığı fark etmezler.
Annem doğururken beni
Şubat fırtınası kopmuş yüreğinde
ne kadar yüce dağ varsa
aşılası
gelip konmuş iki böğrün
küreğine
Ömrümün her anını
takibe almış zaman
Gölgeleri durdurun,
güneşe gideceğim.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!