O tarihten bu güne
uçurumlar, çığlıklar,
ateşten çemberler, ölüm tedidleri
ve işkence fermanları altına basılı
kanlı bir mühürden başka ne kaldı ki ellerinde?
Bildiğin tüm hikayelerden,
O dağları denizleri
Bu köyleri şehirleri
Gönül ister ki gezmeyi
Al yanında götür beni...
Uzaklarda değilim ki
Söylesene sevgili;
ataş mıydım
köz müydüm.
Ya da geriye kalan kül müydüm.?
Kavganın içindedir benim şiirlerim
süzülen bir şahanın kanadında,
kılıç kesmez, söz dinlemez
Dağlarda duman duman tütendir benim şiirlerim.
Pencerenin kenarında destursuz açan çiçektir.
Özgürlüğe gidiyorum,
belkide daha ötelere...
Bir Şahan'ı mavi göklere bırakarak,
eli elimdeyken,
tam vaktinde
okuyarak son şiirimi...
Sözüm küpedir kulaklara
Yaraları sarma zamanı
Halk döküldü meydanlara
Zinciri kırma zamanı...
Kalkın ayağa yiğitler
Hani olmaz da...
Kızarım,
Küserim,
seni sevmiyorum artık derim
Yetmez,
kapatır kapıları çeker giderim.
Ülkem yangın yeri korda yanıyor.
Koca çınar inim inim inliyor
Gökteki kuș alev alev yanıyor...
Kelimeler kifayetsiz, dil tarif etmiyor.
Sormayın gamlı gönlüm sızım sızım sızlıyor...
Sarıldı şehir bir baştan bir başa...
Dinmedi fırtına
Kuzeyden sert poyraz,
diğer yandan lodos sürükledi.
Rüzgarın bin türlüsü esti duvarlarımızda
savrulmayan ne taş kaldı, ne toprak!
Umut ki,
insanın yüreğine yuvalanmıș
İlk yardım kurumuymuș meğer...
Bu herșeye değer...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!