06 Ekim 1969- Ankara
Sevdaya düşülmüşse, mum gibi erinmez miydi,
Kapıda, pencerede dört gözle beklenmez miydi
Yürek, onun için atıp, onun için titremez miydi
Bir bakışa, bir gülüşe, can verilmez miydi.
Sevmişsen bir defa, uğruna ölünmez miydi
Yollarına gonca güller serilmez miydi.
Kaf önce hafif hafif düşüyorsun sonra
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Devamını Oku
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda