Gecenin susaklığı var içimde
Boylu boyunca sarhoşum
Burnumun ucunu bile göremiyorum
Sanki düşüp kalıcam kollarına
Gün ışır yavaş yavaş ayazlanır
Peki ya sen renk verirmisin dünyama
Bu sabah uyandığımda yoktun yanımda
Yaptıkların hiç yakışmadı senin delikanlılığına
Sonsuz sanırdım aşkı gök mavisi bakışlı
Arada bir efkarlanır üzülür ağlarım
Gamzelerimde yoksun artık
Rıhtımda son içkimi yudumlarken
Yalan olsun yalan
İnanmak çok zor
Karşıma geçipde
Ağlamak çok zor
Döneceksin bir gün
Yeller esecek yerimde
Kurumuş bir dal gibi gönlüm
Yeşermese de su ister
Şaşırmış kalmışım
Allahım bana bir yol göster
Susamış bir gül gibi gönlüm
Açmasa da sevgi ister
Bir akşam üstüydü belki
Yalnızlığın ensesindeyim sanki
Yağmur toprağa düştükçe
Kokun geliyor buram buram
Çok çaresizim inan
Allahın verdiği cana kıyılırmı
Bir fırtına kopuyor
Hazır olmak lazım
Yüreğimin içinde sızım sızım
Bir gece yarısı
Kapına gelebilirim ansızın
Kalbinin pencerelerini aç
Seni görmeyi hayal ederdim
Gözlerim kapalı
Adını bile bilmediğim bir şehrin
Kollarında uyanmak isterdim ağlaya ağlaya
Ne sen varsın nede ben
Kimi zaman acıklı
Saçlarını okşasam ellerimle
Gözlerini değdirsem gözlerime
Rüyalarında görüyormusun beni
Buğulu buğulu gecelerinde
Bu ne efkar dağıtır beni
Son bulmaz yalnızlığım avutur seni
Ve bir toprak kokusunu bilirim yağmur yağdığında
Çar çamur sevdaya gider ayaklarım
Bir de hoyrat rüzgarlar çizerim gözlerinin karasında
Ya tenine dokunur tenim
Yada ölüm benim bedenim
Yaşıyoruz bu dünyada
Sevgi nedir bilmeden
Ecel kapımda bekler
Sorgu sual demeden
Biliyorum sonum ölüm
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!