Mevsim kıs keskin poyrazların zamanı, göçmen kuşlar terki diyar eyledi ve atkılar sarıldı sevgili yerine boyunlara. Bu sensiz ikinci kışım, aslına bakarsan kış ya da soğuk degılde sensizliktir üşüten yuregımı ve bedenimi.
Bu aralar her şeyle ve herkesle bir tutuyorum kendimi, alelade bir sokak lambası, ne yapacağını bilmeyen bir meczup ya da köşe başında içip sızmış bir berduş, yanı aslına bakarsan herkes biraz ben ve ben sanki herkesim.
Dun gece bırakıp gıttıgın o evde resimlerine baktım uzuuunnn uzun ve anladım ki, hala sen varsın olmaman gereken bu yürekte. Neden bırakıp gitmiyorsun, neden bana böylesine acı veriyorsun, çekip gittiğin gibi gitsene benden de.
Bir karanlık geliyor gittiğin yerden
Kapı eşiğinden adım atmaya korkuyorum
Bu tedirginlik ne içimde kol geziyor
Pencereden bakmak bile istemiyorum
Karanlıkla gri girdi hayatıma
Beyazların beyaz olduğunu çoktan unuttum
Ben ağlayamam bilirmisin
Kirpiklerim demirparmaklıktır gözyaşlarıma
Hüküm gimiştir duygularım yutkunduğum hıçkırıklarda
Oysa ne zaman aklıma gelsen
Saçların gözlerin dudakların
Ve o ince zarif ellerin
Dun bir mektup yazdım bana uzun amandır halımı hatırımı sormamıştım, biliyorum telefonda açabilirdim ama yazmak istedim, kalemin kâğıdın kokusu parmaklarıma sinsin istedim işte. Neler yapıyorsun dedim hala şen şakrak mısın, hala melankolik mısın hayallerin hala ütopik mi ve hala gülümseyerek bakıyor musun hayata ve hala asık olabiliyor musun tanımadın bir insana, kurda kuşa. Bilirim dedim bilirim çünkü sen bir ask adamısın asık olmalısın ve yazmalısın şair diyorlardı senin için hala yazıyor musun dedim. Sonra çok kalabalıktın dedim benim bile tanımadığım çok arkadaşın ve dostun vardı senin, her gece bir yerdeydin nasılda özenirdim sana diye devam ettim mektubuma. Ve sonra siyah bir zarfa sığdırdım tüm yazdıklarımı posta kutusuna bıraktım. Çok sürmedi cevap geldi benden o da beni çok özlediğini yazmış satırlara halımı hatırımı sormuş nasıl sevindim bilemezsin, keşke arasaydın eskiden olduğu gibi o şen şakrak sesini duyardım demiş, sonra kalemin ucu titremiş hissettim ve demiş ki bende arayamıyorum seni sesim eskisi gibi neşeli değil demiş. Hayallerinden bahsetmiş sonra mektubunda ama eskisi gibi ütopik değilmiş alelade şeyler işte bilirsin sanki biraz yaşama hevesi gitmiş. Uzun zamandır yazmıyormuş üstelik Eylül’ü beklemiş gelmiş ve peşinden zemheri demiş. Ve bana yalan söylediğinden bahsetmiş hiç kalabalık olmamış hem tek başınaymış, sahil kenarlarında, caddelerde, gündüzlerde ve gecelerde hep tek başınaymış. Nasıl üzüldüm anlatamam sana, sonra keşke hiç yazmasaydım hep tanıdığım gibi kalsaydı aklımda dedim. Ama yazmıştım ve cevap gelmişti benden bana, şimdi benimle oturmuş karşılıklı gecenin efkârını dağıtıyoruz o soruyor ben anlatıyorum, ben soruyorum ben cevaplıyorum. Anlı can beni benle topladığında bile artık bir ben kalmamış.
Hiç kimse seni anlamıyor değil mi bu hayatta
Ben dahil
Sevdiklerin sevmiyor,değer verdiklerin vermiyor
Her sabahın mutsuzlukla,her günün ayrı bir kederle bitiyor
Mutlu olmak için çabalasanda,bir türlü olmuyor
Ve kimse sana hak vermiyor
Her gecenin sabahı
Her acının bir ahı
Mevsimlerin baharı varda
Benim hiçbirşeyim yok
Boşaymış dönen dünya
AŞK TA ÜÇ HARFTİR,KAR DA
KAR İLK YAĞDIĞINDA ÇOK GÜZELDİR,BEMBEYAZ,BASMAYA KIYAMAZSIN
AŞKIN İLK GÜNLERİ YENİDEN DOĞMAK GİBİDİR,SEVİNCİNİ SAKLAYAMAZSIN
KAR ERİDİĞİNDE YERLERDE ÇAMUR BIRAKIR
AŞK BİTTİĞİNDE ARDINDA ACI BIRAKIR
VE (AŞK) ARANMAKLA BULUNMAZ,GÖRENİ DUYANI OLMAZ
Bir ayrılık günüydü yaşadığımız
Dillerin söylemeye cesaret edemediği
Kelimelerin tüm anlamını yitirdiği
Ve sen ağlıyordun çıldırmıştım
Nasıl bırakıp gidecektim seni
Gözlerinden süzülen gözyaşlarını titreyen dudaklarımla öptüm
Düngece soğukbirel beni uyandırdı
Baktım hyal meyal biri
Sordum sen kimsin dedim
Azrail dedi
O an yanlız seni düşündüm
Ve isyan ettim ölüme doğru
Bazıları İstanbul gıbı sever,sokak sokak koklar sevdiğini
Her köşe başında saçından bir tel bulur
Ve elini tuttuğu her mahallesi,onun evi gibidir artık
Pamuk helva,kağıt helva derken bir zaman
Sahil kenarlarındakı sohbetler canlanır gozunde adamın
Dedim ya bazıları İstanbul gibi sever sevdiğini,her martı çığılığında onun sesi




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!