Senelerin, uzun senelerin gözümün önünden silemediği pastoral hatıralar pek az değil bende.
Bunlardan birisi işte.
Burnumuza su seğirttiği ilk gençlik yıllarıydı, yaz sonrası kırmızı yağmur yeni dinmiş, elimdeki çoban değneğine yaslanarak, hayvanlarımı otlatırken bir dere kenarında.
Selin debisi düşünce biraz, su kıyısına kendisini atan bir balık göründü, sarı dudaklarını göğe doğru dikerek, ne anlatıyordu bilmiyorum, tam o sırada, çalının dibinde, kuluçkadaydı belki de, bir köy kuşu, serçe suya doğru yürüyordu.
Ben umurlarında değildim, bence; balıkla kuş kendi tarzlarınca epeyce bakıştılar, konuştular.
Belki de; şöyle bir sohbet geçti aralarında:
Balık; Serçe göklerde ne var ne yok, suyumuz bulandı bizim,
Beyaz, ipek gibi yağdı kar
Bir kız kardan hafif adımlarıyla yürüyüp geçti hayal içinde
Arkadaşlarımı düşündüm, sevgili şeyleri
Sanki her şey bizimle var ve bizimle olacak
Şarkılar çaldı odalarda
Bütün insanları sevmek gerektiğini düşündüm
Devamını Oku
Bir kız kardan hafif adımlarıyla yürüyüp geçti hayal içinde
Arkadaşlarımı düşündüm, sevgili şeyleri
Sanki her şey bizimle var ve bizimle olacak
Şarkılar çaldı odalarda
Bütün insanları sevmek gerektiğini düşündüm
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta