Ey Gül çehreli yârim! Bu cefâyı aşk neden?
Yüreğimde ki adın seni terennüm eden
Zühre yıldızı mısın? Bir nazarın hoş devran
Lale Sümbül kokunla kalbimin üstü duran
Geceme her doğanda harabem şen oluyor
Lâl olan gönül dilim senle gülşen oluyor
Zümrüd-i dokunuşla yârenliğin beklerim
Lalezârlar hummalı, açar mı çiçeklerim?
Garipliğimin rengi, naçar kalmış yokuşlar
Yağmalanan ülkemden haber yetirsin kuşlar
Çaresiz hüzünlerle eksik olmaz kırağım
Denizleri ürkütür gözümde ki ırmağım
Zülâl-i kaynağından dökül artık, kanayım
Yaşadığım ızdırap, ölümle yan yanayım
Gel ki; adımlarınla şeref bulsun yollarım
Gel ki; deli, divane gezer durur hâllerim
Misk ü amber kokunla boşalıver gözünden
Yurduma cemre düşsün, çıkacak hoş sözünden
Güzelliğin efsunlar kalbime giden yolu
Aşka ilk öğretimsin, sen ki hayat okulu.
Kayıt Tarihi : 6.10.2024 19:43:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
İçinde saklı olana
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!