hayatın iplerini serbest bıraksan
çekip sürüklüyor çok uzaklara
alıp götürüyor başka diyarlara
çeksem kısaltsam...
gem vuramıyorum
yüreğime, sevdalarıma...
yüreğimin güzelliklerini
öyle açtım ki! sonuna kadar...
'bu kadar güzel bir yürek olamaz! ' dediler,
inanmadılar.
erguvan renkli bir siniye dönüştü güneş, yedi rengini de içine kuşatarak.
acelesi var gibi, bir göründü bütün haşmetiyle... aniden yok oluverdi mor tepelerin ardından sessizce...
gündüzün sıcağından yorgun düşmüş deniz, açmış kollarını iki yana; yumuşacık bir ninni gibi fısıldaşırken sahille... saka kuşları ve kırlangıçlar denize selam durarak,sürü halinde, geçip gittiler sessizce..
akşamı selamlar gibi, tekneler nazlı nazlı sallanmada şimdi...
gülümsettin
içine sevginin konduğu her şey
evrenin en güzel yemişidir
ve dallarında beklemede bir ağacın..
ulaşılamayacak denli uzaklarda
Benden önce kalkıp ’Günaydın! ’ demişsin,
Söğüt ağacı ile birlikte hem de!
Sabahı bulmakta yine zorlanmışsın
İçinden neler geçti katar katar!
Hani bir zamanlar trenler vardı,
O bir fabrika kızıydı,
Adı Biçare!
Umutlarını dokudu
Renk renk ipliklerden,
Tane tane...
Dokurken..
ne güzel rastlantılar vardır şu dünyada
ödünsüz, özverisiz...
paylaştığımız hiçbir şeye isim koyamıyorum
insan öyle kolay alışıyor ki oysa!
bu iğrenç dünyaya nasıl katlanılır?
Umutlarımdı bembeyaz papatyalar...
Onları katran karasına boyadılar!
Sarı güller gibi soldu umutlarım...
Söğüt ağacı kurudu yalnızlığından...
Çöl sıcaklarının yaşandığı bunaltıcı bir günden sonra akşamüstü yağmur yağdı Ankara’ya... Balkonda içimi dökerken sayfalara, hafiften bir rüzgar çıktı, esinti saçlarımı tatlı tatlı okşamakta.. içimi dolduran toprak kokusu... hava henüz kararmada.. Oh! diyorum, yaşamak bu olsa gerek! ...
Bazen yaşamak için illa ki büyük hayaller mutlu etmiyor insanı.. böyle bir hava bile yaşamımı aydınlatmaya, içimdeki huzuru doldurmaya yetip artıyor bile...Para herşey demek değil hayatımızda.. olmazsa olmaz ama yeterince olmalı bence..çok olursa ne olur? Ulaşabilirsiniz belki her şeye, peki ya kendinize?
Kimseyle uğraşmıyorum, saatlerce resim yapıyorum, gündüz gece kendimle uğraşıyorum sadece,... bi kendimi çözebilsem, herkesi çözmüş olacağım belki de.....Kendimi okuyorum. Kendimi yazıyorum, bir de bakıyorum ki; herkesi yazıyorum..
Harikaydı..
Tebrik ediyorum usta kalemini ve o güzel şair yüreğini değerli üstadım..
Tam puanımla..
Saygı ve Selamlarımla..
HÜSEYİN ÇUBUK
çok yoğun duygularla kaleme alınmış..kutlarım..aşk..çok şeydir.o da, acı ile içilen meydir.kimisi kanar kimisi yanar..