kırılgan toprağın bakışlarında
katresinde çağladı hayat
fısıldadı umutlar
güneşle uyuyan iğde ağacına
dalları ruhuna sarıldı
gözlerin yeşilinde noktaydı
Hüzünlerin otağında gizlenen
Duyguların son demini..ömrümün nehrini..
Mevsimlerden süzülen hasreti,
Yıllarca yumağa sarıp sarmaladım
Uyuttum düşüncelerin temasını
Uyanmasın diye örttüm üstüne sensizliği..
Çocukluğumuzu ve okul anılarımızı düşündüğümüz zaman, kırların içinde sonsuzluğa gömülmüş çiçekleri görür gibi oluruz: kâh hüzünleniriz, kâh ağlarız hatırladıkça… Ne güzeldir o günleri hatırlayıp gülümsemek… Yıllar sonra karşılaştığınızda çocukluk ve okul arkadaşlığı tazelenir yeniden,
bir heyecan bir tatlı sevinç sarar içimizi…
1980 yılının; yağmur ve fırtınanın birleştiği aralık ayı… Göztepe Kız Enstitüsü’ nün Ev Ekonomisi ve Fransızca bölümünün ortaokulunda okumanın tatlı bir telaşı var üstümde. Yemek ve Dikiş atölyeleri, büyük büyük salonlar, uzunlamasına koridorlar… Kocaman malikane gibi gelmişti bana. Okulun havası, sınıftaki arkadaşların yarış edercesine bildikleri konuları aktarması, hep bir adım önde olma hevesi ve hırsı ama çocuksu yüreğin edasıyla anlatımlar..
Çok etkilemiştim okulun bu mistik havasından. Akşam eve gittiğimde, o gün içerisinde yapılanları düşünerek uyurdum.
Fransızca öğretmenim Türkân hanım… Ne çok severdim kendisini… Bana yabancı dili sevdiren elleri öpülesi, kraliçe tavrıyla gönlüme taht kuran Türkân öğretmenim sınıfta yazılı yapmazdı. Sözlü olarak diyalog kurar, karşılıklı konuşurduk… Bu benim öyle hoşuma giderdi ki bir şeyleri başarabilmenin gücü ve hoşluğu sarardı benliğimi…
sarmaşık güllerine
yaz isminin baş harfini
avuçlarında kalsın kırık yansımaların
sımsıkı sarsın hatıraların bedenini
giden gemilerin ardında
dalgaların köpüklerinde bozbulanık
gül yaprağı
kırmızısı
İçinde
saklandı
hatıralarım
çelikti taşlarım
yağmurla beraber gelen rüzgarın esintisinde
sensizliğin boşluğunu kucaklarım yüreğimde
gözlerimin buğusunda parçalanır soğuk düşlerim
ilkbahardan kışa değişmem iklimleri
çünkü sensin benim mevsimlerim
toprağında baharıma süzülür hasretin
Gözlerini açtı yalnızlık yeniden sabaha
Göremedi aydınlığın ak yüzünü,
Süzüldü usulca hasretlik yağmuru
Bir gün daha eklendi akşamların kucağına,
Sefalarla dolu günleri hediye ettim gönlüme
Nuru/didemim
Sordular nerdedir sevgili
Ruhumun içindedir kilidi
Açın görün yüreğimi
Sol yanımdaki sızı sen
Sinendeki sümbülün ben..
ay ışığımın
yosun tutmuş yeşili
dokunma yaprağıma
kilitli yüreğim
buruk ölümlerin
alev tomurcuğuna
O Bir Seven O Bir Gönül Dostu
Bütün Dostlar Güzel Hatıralar Hatırlatsın
Beni Size Sizi Bana Ölürsek Bir Fatiha
Ölmez İsek Hepimiz Hepimize Ebedi Hatıra
Degerli şair, yüreğini döküyor dizelerine...Sevgisi farklı, şiirleri bambaşka bir şair...Okumanızı tavsiye ederim...
Şairi yeni keşfettim. Şiirlerinin bir çoğunda kendime dair izler buluyorum. Siz de okuyun...