Selma Güneş Şiirleri - Şair Selma Güneş

Bir tv kanalında ülkemizde yetişen çeşitli nimetler hakkında bilgiler veriliyordu.Yayında konuk olan Prof.meyva ve sebze tohumlarını çöpe atmayıp kurutmak,daha sonrada piknik alanlarında, yolculuk yaparken mola verdiğimiz yol boyunda, bahçelerde, saksı olabilecek kaplarda ekerek gelecek nesillere birer meyva ağacı bırakmayı önerdi. Bu düşünceyi çevremdeki herkese aktarmayı düşündüm. Sanırım bir çoğumuz ihtiyaç duyduğumuzda, nasıl olsa pazardan,manavdan, bahçelerden buluyoruz meyva ve sebzeyi, peki elinizle toprağa bir tohum yerleştirmenin, bir can katmanın mutluluğunu, hazzını duymak istermisiniz. Hadi başlayın! ! çekirdekler, tohumlar çöpe gitmesin.Bu seferberlikte katkınız olsun. Bir ağacınız olsun gelecek nesillere, meyva olsun, kağıt olsun,mobilya olsun, ekonomiye damlaya damlaya katkılarımız göl olsun. Çocuklarımıza bunları öğretelim. Onlarda hem vatan toprağına sahip olmayı hem üretmeyi öğrensinler. Her fidan bir can içindir.

Öyle zor ki susmak,
İçinde isyan,
Beyninde fırtına yaşarken,
Öyle zor ki...

Görünmeze bürünmek,

Geçmiş, mazi, yaşanmışlık,
Ne varsa silinmeliydi artık.
Bir adım da çıkıp gitmeli,
Bitmeliydi,
Yaşanmamış hayallerin,
Özgür yarınlara hasreti,

Bir damla yaş düşerken sordu,
Aşk için mi akışım,
Hani aşk mutluluktu,
Ben niye aktım.

Senin bakışlarında hüzün bulutları,

Al eline bir silgi,
Sil üstü karalanmış numaraları,
Lazım olmaz artık,sil gitsin,
Herşeyin bir ömrü var,
Aşkın gözler de doğması,
Yürek de filizlenmesi,

Gazatede manşet haber! ! ! TECAVÜZ
Bebeğe,çocuğa,insana.. hayvana....
Ne farkeder...
Değilmi ki can yakmaktır...namus'a dokunmaktır....
Hayat karatmaktır...aşşağılamaktır..yaralamaktır...
Leke sürmektir...tertemiz alınlara..kara çalmaktır..

Vatan Bizim Vatanımız!

Bu vatanın sınırları, kanımızla çizilmiştir.
Gazilerin parçaları, bayrak olup dikilmiştir.
Şehitliğin gururuyla, başımız dik gezeriz.
Düşmanı nerde olsa, bir adımda ezeriz.

Vatanın sınırların da salınsın,
Al kırmızı bayrağın.
Ecdadın emaneti taşın, toprağın,
Can koyduk yoluna,
Kanla suladık.
Düşmanı bir taşına bastırmadık,

Hayata,
Ters akıntılarda kürek çektim,yokluğunda...
Tusunamilerde savruldum,karanlık denizlerde..
Kalleş fırtınalarla boğuştum...
Yelkenim yırtık,dümenim kırık,pusulam bozuk...
Uzakta ışıgını gördüm.

Dara düşen kapımı,
Üç beş kere çalıyor.
Kopardığı üç kuruşa,
Ne taklalar atıyor,
Ödemeye gelince,
Köşe bucak kaçıyor.