Emek verir dökersen, kazanmak için teri,
Ancak öyle yeşerir, bu bahçenin gülleri
Düşüp Medine yoluna,
Arasam Can Muhammed'i,
Yudum yudum, nefes nefes,
Solusam Can Muhammed'i.
Kutlu Ravzayı görünce,
Ömür denen iklimde, kapıldım esen yele,
Deli bir rüzgarda, savruldum yaprak gibi,
Göklerde süzülürken, düştüm dalgalı sele,
Ufalandım, eridim, toz oldum toprak gibi.
Kimi zaman buharlaşıp, uçup gittim göklere,
Baksada görmez, kördür gözleri,
Diline dolamış, yalan sözleri,
İstikamet bilmez, ayak izleri,
Arkadaşlık eden, yanar onunla.
Gözünü bürümüş menfaat, para,
Yurdumun her yöresinden, gelmiş olan yiğitler,
Kenetlendi el ele, göyüs gerdi düşmana,
Her biri Aslan gibi topyekün kükrediler,
Hayran kaldı tüm Dünya, Türk'deki bu imana.
Feda olsun Vatana, dedilerki bu canlar,
İlçesiydi güzel Kars'ın,
Şimdi yeşil Ardahan'ın,
Doğasını gör baharın,
Çiçek, çimenli Posof'un
Bağında bülbül ötüyor,
Hayat gelip geçiyor, sevinçlerle, gamlarla,
Hüzün gülleri büyür, gönülden damlalarla.
Seleddin AYDIN
Erir gider kar ve buzlar,
Gürül, gürül akar sular,
Meleşir koyun, kuzular,
İbretle bak ilkbahara.
Ilık, ılık eser yeller,
Ayrılık acısını, hep kalbimde gizlerim,
Hicran ile yaşarım, dert ortağım geceler,
Duygu dolar gönlüme, pınar olur gözlerim,
Ve dökülür dilimden, hüzünlü kelimeler.
Vuslat türküleriyle kendimi avuturum,
Edirne'den, Van'a,
Muğla'dan, Ardahan,a,
Yollarında el ele yürümedikmi?
Suyunu içp, aşını,
Ekmeğini yemedikmi?
Göysünde uyuyup,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!