Bugün yine Sana kördüğümüm Ey Sevgili,
tıpkı Ol Rasul (sav) gibi.
Bugün yine Seni seviyorum Ey Sevgili,
tıpkı ilk günkü gibi.
Bugün yine Sana aşığım Ey Sevgili,
tıpkı her bahar gibi.
yıllardır aynı tabloya bakıyorum
tablo önce vardı hayalde, sen yoktun.
şimdi gerçeksin varsın ben bakıyorum
ben bakıyorum sen yorumluyorsun
senden oluşan perspektif tabloya
ben bakıyorum sen dile geliyorsun
bir ışık hüzmesiydim babam zihninde
yeryüzüne kirlenerek yansıdım.
arınmaktı bütün arzu muradım,
bir berrak sinede hem çoğaldım hem tansıdım.
Bâzen bir "kuru" teşekkürün,
Bâzen bir "uzun" tefekkürün,
Bâzen de bir "tatlı" tezekkürün
TADINA VARMAKTIR HAYAT! ..
Ey Zübde-i ûlâ
Hani aşk adına
Perdede tülleniyorsun ya
Tekrar ve tekrar
Her seferinde Kendine
Âşık ediyorsun ya
hani "lâ ilâhe! " idi,
hani "illallah! " olacaktı? .
inancın devrimsel akışı
sebâtın renkleriyle dolacaktı!
söylem garazsız ivazsız "hû! " idi;
Havva, ademe baktıkça aşk adına ne gördü? ..
Kimya'yı yirmilik gelinken öldüren aşkın hangi yüzüydü? ..
Meryem'e aşkın ne'si gösterildi de onca ızdıraba o nazenin haliyle katlandı? ..
Hemi arzularımı ünlediğim Sensin!
Hemi yollarını gözlediğim Sen!
Yanık göйüllerde közlediğim Sensin!
Hepi hâtırâlarda izlediğim Sen!
Umut kuşumun kanatları,
Şi'r'in konusu Şirgeldi olacaksa şâyet
Satır satır "Ali" tüter, baştan aşağıya ta.
Haydâr-ı Kerrâr, gösterir yüzünü ötelerden
Şâh-ı Merdân, ürperir şâirin koşgu sadrında.
Söz; düşmanın bile ağzından çıksa bir anlam ifade eder. Ağızdan çıktıktan sonra bir hüküm ifade eden söz'e değer atfetmeden 'pas' geçerseniz, bedelini -o sözün ağırlığı nisbetinde- siz ve etkileşiminizde olan çevreniz halka halka öder. O yüzden "her düşündüğünü söyleme ama her söylediğini düşün! " demiş Atalarımız.. iyi ki demişler.. hisse çıkarma sırası gelmişken payımıza düşeni almamız lazım bu altın değerindeki birikimden..tabii henüz fırsat varken.. Söz ustaları çıkıp etrafımızı aydınlatmış ve ne idüğümüzü apaçık göstermişler yakın tarihimizde.. oturup yeniden bir söz ustası çıksın da aydınlanalım diye beklemek yerine var olanı tamı tamına değerlendirip İrfan Mirası süzgecinden geçirip bir sonraki neslimize servis etmemiz gerekiyor.. boş durmak anlamsız.. değilse; teknolojinin baş döndürücülüğünün de cazibesiyle hızla tembelleşiyor ve bireyselleşiyoruz.. ihtiyaç duyulan emtia için bile "hurraaaa! " çılgınlığıyla hipermarketlere, eğlence sektörünü coşturmaya koşuyoruz gerçekte ne anlama geldiğini unuttuğumuz ama sadece kelimesinin çıplak anlamına sarıldığımız güncel gelenek tarzlarına.. sadece kısa bir bakışa dikkat çekerek kesiyorum bu uzayıp gidecek olan yazıyı... hani "İki günü birbirine eşit olan hüsrandadır" idi! .. nerde kaldı Kur'an odada asılı duruyor diye sabahlayan kahramanlar mantığı? .. bir dev mirasa sahip çıkma cehd-ü gayreti içinde olduğumuzu tüm dünyaya ilan ile iddia ederken bile yüzsüzleştik.. tarihimizin müstesna zarafet sahnelerinden yüksek şahsiyetler adeta sesleniyor: "bu ne küstahlık! "




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!