Şehrengiz-i Malatya Şiiri - Zemçi Çetinkaya

Zemçi Çetinkaya
36

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Şehrengiz-i Malatya

Şehrengiz-i Malatya

Bey dağı beyler gibi karşılar konukları
Bu şehir dil-şad eder o bağrı yanıkları
Derdiniz derman olur Niyazî'nin sesinde
Sevdanın nakışları bezeğinde süsünde
Darende'den mi başlar, Gürün’den mi doğrusu
İslim damıyla gelir Malatya'nın kokusu

'Akçadağ'ın düzüne
Ceylan inmiş yüzüne'
Kaybettim Orduzu'da
Rastlamışlar izine

Bembeyaz çiçeklerle kayısılar donanır;
'Çiçekten harman olmaz' dense de kim inanır
Mişmişin rengi başka kokusu tadı başka
Çirinden hoşaf yapsan gurbette yâdı başka
Çağla aşırmak için çocuk olmak var imiş,
Malatya'dan uzakta bütün dünya dar imiş

Gülüm yaz gelsin hele
Ne gam kalır ne çile
Bedo türkü söylesin
Arguvan ağzı ile

Bahçeli evlerinle huzuru yaşıyorsun
Kadim şark bilâdının izini taşıyorsun
Burada bir Buhara, Taşkent, Rey olan şehir
dağının deresinin adı bey olan şehir
Sokakların âsûde telaşsız insanların
Sende bir vuslat özler nice âşık canların

'Karlık'ta balın olam
Kernek'te yolun olam
Al Tohma'ya at beni
Bir kuru dalın olam.'

Ulu cami bahşeder vakt-i seherde safâ
Asırlar ötesinden gelen bir bûy-i vefa
Erzurum'da, Harput'da, Kayseri'de, Maraş'ta
Aynı mübarek eller iz bırakmışlar taşta
Rükû, secde edenler gayre eğilmez diye
Ahfadına yüzlerce bırakmışlar hediye

Burası nasıl mahal
İzah edilmez bu hal
Yaşanır ve bilinir
Mihrapta Seyyid Battal

Irmaklara takılan kilit değil çift kanat,
Malatya'dan Bağdat'a selam götürsün Fırat
Beydağı'nda kar olsa Şam'da çatlamaz dudak
Okyanus yok arada nedir bu yapay firak
Fırat nereye gitse ora gurbet olamaz
Onda abdest almayan bu hikmeti bilemez

Fırat, Fırat can Fırat
Heybetle akan Fırat
Bu kaçınçı Kerbelâ
Bu ne bitmez kan Fırat

Yüksek ayvanlarında ötüşsün bülbülleri
Hakkı Coşkun söylesin yorulmasın dilleri
Fahri'nin taş plaktan sesi gönül dağlasın
Türküyle Kasap Sami Tohma gibi çağlasın
Şol Dilek Pınarı'nda Kınalı Keklik gibi
Söyle sağalsın yara sevdalılar tabibi

Yarim Kanal Boyu'nda
Asalet var boyunda
Siyah zülfün kemendi
Hep bu garip boyunda

Söğütlü Cami'dedir İstanbullu bir mazlum
Hem cami, hem o garip, hem masumlar hem mahkum
Teze cami bu şehre Osmanlı'dan yadigâr
Cemaatıyla Rabbim eylesin hep payidar
Birbirine muhalif iki reis-i cumhur
Yalnızca Malatya'dan eyleyebilir zuhur

Artık denizin de var
Mehtabın ve güneşin;
Malatya ey Malatya
İnan bulunmaz eşin

Zemçi Çetinkaya
Kayıt Tarihi : 25.9.2001 01:05:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Zemçi Çetinkaya