🔘 Savaşanlar Belli, Savaştıran ve Savaş Sonrasını Planlayan Kim? 🔘
O planı bozarak alt üst eden güç kim? Yine çok dikkatli olunması gereken bir uyarı yazı.
Vahşiliğide insanlık ile yola getireceğiz.
Taraflar ya silah üreticisi olduğu için savaşın yanı olurlar ya da düşman üretme silahının kurbanı bir toplumun.
Savaş tehdidini de toplumu buna ikna etmek amacıyla kendi ağızları ile dillendirir kitle imha silahı medya aracılığıyla.
Bütün savaşlar kötü bir niyetin üretimi olup her savaş cinayettir. Savaş cinayetinin katilleri de o savaşları çıkartan silah taciri ve ganimet hırsızlarıdır.
Küresel tehdit bir ulusu ve devleti olmayan her ulus ve devlet içinde fitne tanrısı para, silah olan bir vahşiliktir savaştıran.
Kendini güçleri ile gizleyen adına dost ve düşman bulan bunu tehdit ve insani ahlak ve adalet boyutlarını yerle bir eden yöntemleri tercih ederek yapan bir zulüm.
Savaş savaşanlar arasında kazananı olmayan, her tarafın kaybettiği bir vahşiliktir.
O zaman kimdir kazanan?
İşgal, ganimet, kan, gözyaşı, zulüm ve yıkım getirir.
Halk desteğini kaybeden yönetimler için oyları konsolide etmek için kan akıtır ve iktidar yolu da açabilir. Tersi de mümkündür. İki ucu tehlikeli bir vahşiliktir savaş.
Savaş silah tacirleri tefeci para gücü için servet çoklama yoludur.
Savaş çıkarma tehdidini bir anlamda sürdürebilmek gücünü kaybetmemek için tercih edilen bir yöntemdir.
Gençlere ölüm, her asker annesinin yüreğine sıkılmış bir kurşundur savaş
Savaş görmüş çocukların büyüdüğü bir dünyada silah ve savaş üretenler evrende kaçacak yer bulamayacaklar.
O Türk silahla tehdit edildiğinde bir çocuktu.
Kendimi çocukların yerine koyarak kanı kozmik enerji düşünce gücü ile nasıl durdurup sadece eli kanlılar ile sınırlı kalmasının da bir sırrı var. Sıra o bilgilerde;
Kim olduğumu sormayın bana dilimi, dinimi, ırkımı, rengimi bırakın savaş görmüş o çocuk benim!
Misketleriyle oynayamamış misket bombasıyla arkadaşını kaybetmiş kanlı ölümler görmüş o çocuk benim!
Aidiyet duygusunu ne öğrenebilmiş ne de yaşayabilmiş evini, ailesini, büyüklerini kaybetmiş öksüz, kimsesiz, yoksulluk içinde bırakılmış umursamadığınız o çocuk benim!
Eğitim ve öğretimsiz kalmış terör örgütlerinin kucağına itilmiş nefret ettiği halde ölümden ve öldürmekten yaşamdan dışarı itilmiş o çocuk benim!
Açlığı, kanı, terör adlı kini destek zulmü görmüş ikiyüzlü insanlıktan hesap sormayı usuna yazmış kafası koparılan çocuklar soykırım görmüş yaşamı elinden alındığı seyredilen o çocuk benim!
Savaşın sebeplerinden biri ülkemizde çıkıp demez mi? Çocuklarımın geleceğinden endişe ediyorum diye!
Günah çıkarıyordu!
1950'den beri çocuk kanı ile besleniyorsunuz o çocuklar çocuk değil mi? Be vicdansızlar.
Sorun da kapitalizm diyerek kendini gizlemeye kalkan densizliğin bu ülkede hala var olması şaşkınlık konusu doğrusu!
Havada mı kalacaktı sorunlu kapitalistler kim sorusu!
Kalmadı hiçbiri!
Savaş Ekonomisti
Ekonomiden anlamanın tek kuralı bu vahşi sistemde para, güç silah, düşman ve savaş bilmek piyasada herkesi ekonomist yapmıştır.
Savaşları bitirmeyi toplumlar taşeronlardan bekliyorlar.
İnsanlar bilmiyorlar ki savaşı hazırlayan ve çıkartanlar onlar.
Kuklacı emrinde savaş zeminini hazırlar taşeronlar.
Savaşları hile ve tuzaklara düşmeden savaş istemeyen, neden ve kimi kurtarıyoruz diyerek itiraz eden toplumlar engeller.
Bütün savaşları silah üreten, düşman üreten, savaş üreten kuklacı yeryüzü çetesi güçler çıkartır ve kazanır.
Savaşan her iki tarafta bu kötü niyete müşteri yapılırlar.
Sonra kaybeden her iki tarafı da silah satarak elde ettikleri para ile esir alarak demokrasi, kalkınma vb yalan ve hileler ile yönetirler.
İstiklal ve istikbal savaşı sonrası bu oyuna bir tek dünyada Mustafa Kemal Atatürk düşmedi. Bu sebeple Cumhuriyetin ilk on beş yılı en şerefli yıllarıdır. Gerisi bugün ki ihaneti anlatır.
Dünya harbi devam savaşlar dahil olmamak yine Türkiye Cumhuriyeti'nin başarısı olup aynı başarıyı insan yetiştirme konusunda Amerikan mandası olmamak konusunda dinci, muhafazakar ve tüm işbirlikçi siyaset bunu başaramamıştır. Halktan yetkiyi alan bu manda ve himaye emrine girmiştir.
Bizi bugün yeni savaşın eşiğine getiren işte bu ihanettir.
Dünya savaşlarını yayılmacı ve sömürgeci batı çıkarır.
Özendirdiği bütün refahını bu kan ticareti ve ganimet elde etme hilesi ile sağlar.
Devrim ve kamulaştırma talebinin mandacı ziyniyeti rahatsız etme sebebi budur.
Özelleştirme talanı ile ülkemizi küresel şirk pazarı yapanlar devrim ve kamulaştırma ister mi?
12 Eylül tarikat ve cemaatler rejimine özenen Cumhuriyet Halk Partisi bilderberg cemaati adamları ile içi dolu iken devrim ve kamulaştırma ister mi?
Ülke ve Türk ulusu yararına hiçbir siyasi partide baş yok, barata* yok!
Savaş yurdun ve ulusun hayati tehlikesinin olduğu bir dönemde zaruri ise mecbur verilir. Aksi takdirde birilerini kurtarmak için savaşmak cinayettir.
İnsanlar devrimi ile Türkiye Cumhuriyeti devletini kuran Türk ulusunun bu konuda ki şiarı yurtta barış dünyada barıştır.
Doğanın, evrenin insana ihtiyacı yoktur. Savaşın ardında insanlar içinde insanlığını kaybetmiş yaratıklar işidir. Doğa çok yakın bir zamanda savaşsız huzur insanlık devrimi ile gelmezse insandan tamamen kurtulmayı tercih edecek.
23 Nisan 2025 tarihinde İstanbul depremi bu tür bir yok ediş uyarısı yaptı. Beton çıbanları patlatır ve içine bu vahşiliği gömerim dedi. İstanbul ilmi sır enerji boyut kapısıdır. Daha fazla bizi kırdırmayın.
♾️▪️Önder Karaçay▪️♾️
*Barata: Baş olmayınca başlık yapmak eksik kalır anlamına gelir.
Önder KaraçayKayıt Tarihi : 11.6.2025 22:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
▪️♾️▪️▪️TÜRK ▪️▪️♾️▪️
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!