üşüyorum soğuktan değil
yalnızlıktan üşüyorum...
uzun kavurucu yaz gecelerin de
yabancılığına;
misafir oluyorum yüreğimin
ve suskunluğunun ortasına
Ah gülüşüne hayran olduğum
ne demek yanlış düşünce
Aşkın yanlışı varmıdır
Söyle…
Ah sevdasını bir kar gibi
İçime düşüren
bak gecenin karanlığına
eşkiya ayrılıklar siniyor
ansızın aç kurtlar gibi
çöküyor üstüme hüzün
şiddetli baş ağrısı
çok kurak ağır işkenceler
gün doğarken
ay söğüdün ardındayken
ağlatmayacaksan gel
yeşil gözlüm
bu gece sana yazıyorum
hasretim
Çocukluğum kir yağ içinde geçti.
tamirci çırağıydım,
baba dayağı,usta dayağı yedim
bir gül gibi dalından koparıldım
gençliiğimde:
sürgünlerde, hapislerde
işte bu şehrindi çöplük
şehrin çöplüğündeydik
akbabalar çekirdek çıtlatıyordu
ay bile gülümsüyor küçümsüyordu
fügüranda ben yönetmende...
lakin gözlerinde kaldı aklım telaşlı çığlıklarla
Masum ve mağrurdu
Bakışları,
Küçük görüşmecimin...
Öyle suskun öyle garip
Ve kirpiklerinde,
Çırpınan gözyaşları
hani bir bebek ağlar
sebebini bilmeden
beşiğinde yapayalnız
derinlikerinde yüreğinin
şevkatli bir kucağa muhtaç
hani gözler vardır...
bakışların gözlerinden çiş gibi akıyor
sonra kurşuna diziyorum
zihnindeki o aptalca
fikirlerinin kurnaz tilkilerini...
ve bacaklarının arasında...
bir sürü turnanın
özlemek dedim
ay ışığında
titreyen göğüslerini
sevgilinin
orgazmı özlemek
bir fahişenin orgazım olması gibi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!