Şık ve kasvet dolu otel koridoru.
Cila, kadife, sırma, kristal avizeler.
Bu şatafat ne senin ne benim
Ne ayak seslerimin.
Dinecek yürüyüşün sesi.
Kaf önce hafif hafif düşüyorsun sonra
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Devamını Oku
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Evet, görüldüğü gibi kelimeler aynı kelimeler. Hemen hemen herkesin günlük hayatında kullanıma sürdüğü, tedavülde olan lügat işçileri. Ne var ki aşk ile yoğrulmuş bir ele geçince ortaya aşk kokan ıtır olarak yayılıyor.
Tebrikler Efendim...
Melaike'nin son şiirlerinde bir aktöre arayışı var. İnsanları bir yüzleri var, bir de diğer yüzleri...Bunu hatırlatıyor. İkili bir yaşamın, bazı parlak yaşamların, altınların,elmasların ötesinde,o şatafatın ötesinde neler olduğunu sezmenin acı duyumu var. Şiir bunları yansıtıyor. Hayat bu ve şiir bu..Şiir hayattan kopuk olabilir mi? Evet, Melaike'nin şiiriyle hayatın gerçeklerine doğru yol alıyoruz.2.10.10
Müthiş bir öyküsellik..
Şiirin diliyle etkili bir anlatı.
İlgiyle okudum.
Özeni / emeği kutluyorum.
Erdemle.
Bu şiir ile ilgili 3 tane yorum bulunmakta