Bazen sadece sarılmak ister insan. Kime ve neden demeden, kendini güvende hissetmek ister. Oysa kollar sadece araçtır; önemli olan yüreğin yürekle buluşmasıdır. Yüreğin değmediyse bir yüreğe, kollar sadece yüktür omuzlara. Oysa amaç yüklerinden kurtulmak değil miydi?
İnsan, yükleri kadar vardır bu hayatta. Her yük, daha da güçlü kılar bizi. Yükler ağırlaştıkça hayat şekillenir. Olgunluğun ilk adımları yüklerle başlar; yükler omuzların küçük ya da büyük, güçlü ya da güçsüz olduğuna bakmaz.
Her yük, diğer bir yükün zeminini hazırlar; tırtılın kozasından çıkıp kelebeğe dönüşme evresi gibidir yüklerle mücadele etme yetimiz.
Bebek düşmeden yürüyemez; insan da acımadan, kanamadan ya da yorulmadan olgunlaşamaz. Her aşama sancılı ve ağrılıdır, özünde bir kararlılık barındırır.
şu anda, şimdi,şimdi?
Evde mi, sokakta mı,
çalışıyor mu, uzanmış mı,
ayakta mı?
Kolunu kaldırmış olabilir,