Bir kapıdan çıkıp gitmek...
Yada her gün biraz daha gururundan incinmek....
Bir kapıdan çıkıp gitmek zordur sanır insan
Ta ki o kapıdan çıkana kadar...
Sevdayı bilmeyene ilmek ilmek işlemişsin emeğini oysa ki...
Bir kapıdan çıkıp gitmek...
Bir kış günü....
Bacası tüten sıcacık evler ...
İçerisi yuva kokan ...
Ve içeriden gelen mis kurabiye kokusu...
Yılbaşına sayılı gün nefesler tutulmuş
Yine aynı garip telaşlar
Bir sevda beklerken şu yitip giden zamanda...
Bir sevda ; güneşin olmadığı gözlerde ışığı aramak ....
Bir sevda ki dudaklarda kalan bir buruk tat...
Gözyaşları akarken göğsüne yutkuna yutkuna...
Çekerek nefesini içine ; bir emanet gibi ...
Tıpkı aşklar gibi hep başkalarından çalınan ...
" Sen şimdi beni görmek istemiyorsun ya; ne yüzümü görmek ne de sesimi duymak ; nereye kadar kaçabilirsin ki ? Ben sende; zihnindeki boşluğunda kalan anılarımla var olmadım dilersem onları bile senden almasını bilirim. Öyle bir çeker alırım ki ; değil beni bir zamanlar yaşamak; hayalimi yaşayıp yaşamadiğimdan bile tereddüt edersin. Yapma ; benim kalbim donacak ama seninki önce yanacak sonra ardından bir ürperti hissedeceksin ; yaşadığın kara kışlar yanında hiç kalacak. İnan bana...
En sevdiğim çiçekler en sevmediklerin olacak. Yağmur yağınca saklanacak köşe arayacaksın telaşla ve şemsiyeni bile açmak aklına gelmeyecek. Sen yağmurdan da kaçarsın; benden de ama gel gör ki bize yazılan bu kaderden öteye gidip kendine bir dünya kuramayacaksın. Dönüp dolaşıp benim dünyamı yaşarken bulacaksın kendini ; benim gibi bakmaya çalışacak kendine ancak yapamayınca aynaları kıracaksın . Ellerin acıyacak ; düşlerimi çaldığın yerden vurulacaksın ansızın. Keşke bir zamanlar sana kiyamayan o kadın olarak kalabilseydim hayatında izin verseydin belki birlikte iyileşirdik belki birbirimize iyi gelirdik. Yapmadın sen bütün silahlarını bana kuşandın karşındaki sevdiğin kadın değil de ; boğazına yapışmış elleriyle seni nefessiz bırakan bir canavarla savaşırcasina savaştın ; sana ne diyebilirdim ?
Sevdiğim çiçekleri en iyi sen biliyordun ama şimdi hafizani kaybetmiş gibi davranıyorsun . O kadar yabancılaşmişim ki sana ama ben seni neden bilmem hâlâ kırk sene beriden hatırlıyorum.
Ben tanımıyorum seni
Kimsin sen ?
Neden karanlıksin bende ?
Daha önce tanışmış mıydık?
Seni çok az anımsıyorum
Sanki eksik parçalar var ...
Giderken neden üzgün olduğumu sorguluyorsun
İçinden sevmemiş olacak ki gidiyor diyorsun ..
Herşeyi duyuyorum...
Kimbilir belki öyle, belki de değil...
Bir ev vardı ; ışıkları daima açıktı;
Uzun zamandır hep yandı ...
Bu bir başka masal
Aşka dair yazılan bir masal
Her aşk gibi olmuş
Sonunda bir ya da bir hayal
Sevmiş ve sevilmiş hiç bıkmadan
Dünyayı cehennem haline getiren herşeyden nefret ettim.
Para,zevk ve çıkar
İnsanların o iğrenç nefislerinden nefret ettim
Sonra sahte sevgilerden,yüzdeki maskelerden...
Beni küçük yaşta babasız bırakan insanların o para sevdasından iliklerime kadar nefret ettim
Bir kız çocuğunun yaşayamadığı baba sevgisinin fiyatı neydi ?
Başka bir kadının teninde mi yitirdin bütün düşlerimizi ?
Onun teninde mi tenimin kokusunu hatirlayacaksın ?
Yada ömür boyu orada beni arayacaksın .
Aradığın ben değilsem, aradığın neydi bilmem.
Aradığın bir aşk zannederdim ,bir çift şefkatli göz, sığınak bir omuz ...
Düşlerimin kentinde rastgele dolaştın...
Öyle bir kaybolacağim ki hayatından; benden helallik istemek için bile beni bulamayacaksin ...
Rüyalarda helalleşiriz zannetme ; rüyalarımda sana tepeden tırnak uçlarına kadar kırgın; rüyalarım bile senden merhametli çıktı; artık bana yüzünü göstermiyor ve senden hiç bahsetmiyorlar...
Senin cezan ne biliyor musun? Herhangi bir kadında hayalimi koyup sevmeye çalışmak ...
Senin cezan ömrün boyunca sevilmemek bile değil ömür boyu sevememek kimseyi ve bu daha ağır ...
https://lyricstranslate.com/tr/kukavica-korkak.html-0