Bünyan’ın dağlarında armut alıç yetişir
Yaylalarında navruz, karçiçeği, çiğdem yeşerir
Bahçelerinde ağaçların meyveye döleşir
Gül kokusu ile kokar Bünyan’ım
Tarlalarda ekinler deneye döleşir
Başından sular durmaz Akar
Yanı başında mağrur Kayabaş'ın var
Eteğin bülbül cenneti şenlenir
Can atar buraları görmeye Bünyanlıların
Bahçelerin bağların çayır çimen
Bünyan’ın dağları ovaları yeşili ile
Cennet vatanda yaşayalım huzur ile
Cumhuriyetten gireriz güzel ilçeye
Gidelim Pınarbaşı’na çayını içmeye
Çıkarım Kayabaşı’nın yücesine
Sobayı yakarsan ısınırsın
Yakmazsan soğuk havada üşürsün
Hasta olup sürüm sürüm sürünürsün
Benzin sararıp kitap sayfası gibi dürülürsün
Soğuk havalarda yak sobayı
Kuruluşun yamacına
Koç yiğitler otağına
Sevdalıyım taşına toprağına
Bağlıyım ana baba ocağına
Bünyan’ın ortasında kızlar
Bünyan perdenin aralığından girer içeri
Beni derin uykudan uyandırır serçe sesleri
Güneş ışığı kuş sesi annemin bülbül sesi
Kalk yavrucuğum hayırlı olsun sabah şerifleri.
Güneş doğarken ben kalkar bakarım
Beş vakitte Bünyan’da okunuyor ezan
Huşu ile dinliyorum ne güzel sesi olan
Bilâl Habeş’e dua ediyor Müslüman olan
Sevap kazanacak alnını secdeye koyan
Bünyan’ın minareleri uzundur uzun
Baharda Bünyan’ın dağları yeşerir
Karlar erir sökün suyu akışır
Çiçekler birbirine yakışır
Bünyan’da mevsimler başka.
Devetaş, Ballık, Alın Pınarı yüce dağındır
Yarabbi doğada bir sessizlik var
İçimde bir sıkıntının soğuğu var
Dışarı çıkamam başıma kar yağar
Gökte lapa lapa uçuşan kar var
Kış aylarının ne güzel kar taneleri
Bakıyorum taşına toprağına
Utanıyorum dağlarımıza bakmaya
Eskiden ormanmış bizim dağlar
Kesilip çıplak kalmış bizim dağlar
Bünyan’ımızda çok kültürlü insanlar var
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!