gönül göğsün gülüydü
gülün göğsünde bahçe
tarihin mezarlığı höyükler
anlatsın çilekeş destanımızı
Zerrenin de zerresisin
Söyle bu kibir niyedir
Bulutlardan görünmezsin
Bu akılsız dans nedendir
Bir et parçası bedenin
İsterdim dünyanın en zengini olmak
Hakk yolunda harcamak bütün hepsini
Cümle mazlumların yaralarını sarmak
Camiler, çeşmeler, medreseler yaptırmak
Şifalara vesile gür hayırlar isterdim
Gönlümüzce hayırlar yapamadık uktedir
Hüsrevpaşa bahçesinde
Ötüşür kanatlı güller
Nenolar buruk kilimler yıkar
Hüzünler otağı Aynızülalde
İpariye Minaresi
Şehadet parmağımız
Bugün kalbin evli mutsuz kadınlar
Bir alevi gibi dışlanmış hislerin
Bir alevi gibi ya da bir kürd çocuğu
Türkçeyi çabuk sökemiyor diye
Eve gözü mor dönen o gariban
Kapıcının oğlu gibi mesela
Rabbin öyle sonsuz merhametli ki arkadaş
Maveraya yolculadığın her yakınınla
Sana gerçekleri yaşatarak gösteriyor
İşte o zaman daha derinden anlıyorsun
Haddini, göçü, anlaman gereken herşeyi
Rabbimiz öyle sonsuz kusursuz ki arkadaş
GİRÂN
Acıyı sırtlanmak gözlerinde
Küfeci sabiler gibi ıssız ayaz
Katran kösnüler çarşısında
Yüreğini kusan ciğersizler öldü
ROZA
Yoldular, soydular, kırıştılar
İnsanı insanla yıktılar
Aşna fişne iskandiller ağında
Bıçkınları puluçlarla oydular
BEJNA
Gözlerin savruk bozkırlar
Gözlerin hoyrat
Ceylansı, afacan
Sevimli taraçalar koylarda
SEVDE
Çifte dikiş gider sabanlar
Fersiz toprağın koynu
Fersiz, yetim, analar
Kuş uçan, kervan geçen
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!