Aşk bir muamma gibidir çözebilene aşk olsun
Aşk bulutunun üstünde gezebilene aşk olsun
Aşk gönülün hitabıdır divanenin hesabıdır
Aşk şiirin kitabıdır yazabilene aşk olsun
Al ceylanım göğsündeki nakışın,
Yıllar ötesinden çağırdı beni.
Okyanus gözlerin fitne bakışın
Sana verdi, benden ayırdı beni.
Gülüşünle tebdilimi şaşırdın,
Avrupa icat olalı
Birkaç çeşit dilimiz var
Dolar, gülden, mark kazandık
Paramız var pulumuz var.
Geçti karnımızın açı
Yükseğinde oylum oylum karı var,
Şu karşıki dağlar bizim dağlar mı?
Yüreğimde hasreti var zarı var!
Geçem desem yollarımı bağlar mı?
Ben gurbette, yâr sılada ağlar mı?
Ne soruldum, ne arandım,
Ne hoş oldum, ne yarandım,
Şimşir tarakla tarandım,
Kel başında saç gibiyim.
Kâhi çile kâhi kahır,
Bizim elde bahar geldi
Meler kuzular kuzular
Dağlar çiğdem çiçek doldu
Kokar yazılar yazılar
Erirse dağların karı
Beş yıl sonra dönecektin hani ya
Yirmi beş yıl geçti hâlâ burdasın
Belki bu yıl belki gelen seneye
Yirmi beş yıl geçti hâlâ burdasın.
Yiğit dostlar vardı nereye gitmiş
Dünya çıkmış rayından alamıyor hızını
Bekçiler dur dese de dinletemez sözünü
Yedi canavar yedi can yemeye doymuyor
Vurun dünyayı vurun dur emrine uymuyor
Feryadımız göğe çıktı
Bir kez olsun duyun bizi
Zaten düzen vurup yıktı
Gücü yeten dövün bizi.
Çalıştık V W'de Ford'ta
Aha birçok şeyi öğrendik işte,
Harb ilan ederdik görseydik düşte.
Şimdi bize kimler oldu enişte,
Böyle başımızı eğdiren nedir?
Duyup feryadımız deme ne oldu?
Manadan taviz verilmeden çok güzel bir kafiyeleniş ile yapılandırılmış bir şiir. Ayrıca gayet duygulu olmuş. Böylesine güzel şiir dizebilene aşkolsun :)