Bir bahar akşamıydı
Kayıp gittin
Kadife bir ufuktan
Ve köhne bir ocağa düşmüş
Yanmışsın yıllar yılı dumansız…
Şu sahile vuran dalga,
Çeker seni benden alır.
Gidip yâd ellerde kalma,
Hasretin içimde kalır.
Gitme gülüm gitme n’olur.
Şu gönlümü güle verdim,
Aktı gitti sele verdim.
Alev sardı dört bir yanda,
Küllerimi yele verdim.
Baharımı kışa verdim,
Dokunup sineme candan bezdirdin,
Yoruldum beyhude halinden gönül.
Çiçek çiçek arı gibi gezdirdin,
İstemem şerbetin, balından gönül.
Fırtınalar kopar göğe ağarsın.
Gönül derdini bilenler,
Gözyaşını sildirmezmiş.
Dostça kapıya gelenler,
Derdi taşır bildirmezmiş.
Has bahçede gül derenler,
İlim bahçesinde kaldım,
Türlü sevdalara daldım.
Çınarların arasında,
Halimce narin fidandım.
Yapraklarım düştü sele,
Yüreğimle tutunduğum varlığın
Bir demet gül gibi elimdeydi.
Bu can tükeniyor sensiz,
Anahtarı yitirilmiş gönül mahzeninde.
Çırpınıyor faydasız haykırışlarla
Ve tükeniyor demir kafeste bedelsiz.
Bakıp durma aymaz cahil sözüne.
Çirkin duyguları katar özüne.
Perdeler indirir gören gözüne,
Kendi gözlerinle gör be kardeş.
Nereden başlasak her şey olumsuz,
Siz hiç çiğ tanesini gördünüz mü?
Bir gülün yapraklarında;
İşte o bir bebektir,
Annesinin kollarında...
Siz hiç yakamozları gördünüz mü?
Zamansız açıldı sevdaya gönlüm.
Kilitleri kırdım giren olmadı.
Tükendi takvimler aşındı ömrüm,
Deryaları yardım gören olmadı.
İlim pınarından kanarak içtim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!