Ne dinlersin dervişleri
Dervişlerde dem bulunur
Bekle Hakk'ın eşiğini
Derdine derman bulunur
Eğer oldun ise haste
Ne yitirdin ararsın sen burada
Gel ey tâlib özün kul eyleyi gör
Yoklamada bile olup sırada
Gel ey tâlib özün kul eyleyi gör
Mîzânını kend-elinle tartarsın
Önüme bir çığır geldi
Bir ucu var şâr içinde
Atarları dükkân açmış
Her ne dersen vâr içinde
Gir dükkâna Pazar eyle
Övmüşde yaratmış kendi nurundan
Padişah eylemiş ilin üstüne
Cemalini gördüm salavat verdim
Cığalar sokunmuş serin üstüne
Vallahi Kur’an’dır senin sözlerin
Sabah oldu kutlu günler doğuyor
Hatâ ettim günâhımı bağışla
İhsân ettiğine nûrlar yağıyor
Hatâ ettim günâhımı bağışla
Yağan yağmur içün esen yel içün
Şah-ı merdan kullarıyız
Biz biriz birkaç değiliz
Kanaat ile yürürüz
İlla tokuz aç değiliz
Evliya gönlümüz aldı
Sakiya sun bade-i safı safanın aşkına
Doldurup ver gel Aliy-yel Murteza’nın aşkına
Sad hezar la’net Yezid’e çünki ol şehzadeye
Bir içim su vermedi kadir Huda’nın aşkına
Sefasına cefasına dayandım
Bu cefaya dayanmayan gelmesin
Rengi boyasına cümle boyandım
Bu renklere boyanmayan gelmesin
Rengine boyandım meyinden içtim
Seksen bin kelâmın başı
Kanlıdır nefes öldürür
Budur evliyâ buyruğu
Kanlıdır nefes öldürür
Kötünün sözü ağudur
Serime bir sevda geldi
Muhammed Ali’den beru
Yandı vücûdum kül oldu
Tâ Kalûbelîden beru
Ali’nin Fatma Kanber’i
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!