Buz mavisi
yağmur...
Ve yükselen toprak kokusu
sanki cennetten geliyor.
Islak kanatlarıyla
Ne feleğe, ne bir şahsa
bir nebzecik minnetim yok.
Kalbim dursa, kanım aksa
halimi arz niyetim yok.
Yaşım geçti, ömrüm bitti,
Seni benden kaçırdılar
Âşıkları ayırdılar
Ne umdular, ne buldular
Gönlümüzü soldurdular.
Bu aşk söylenir dağlarda
Bin hüzün tüterken şafakta,
sabahın o sihirli büyüsü
sarar beni.
Günaydın derim
bahçedeki çiçeklere,
Beynimdeki fikir yükü pek ağır geldi bana
Kimlere seslendim de hep ağır geldi bana
Çekilmez bu dünyanın derdi de mihneti de
Ne'ydi günahım bilmem hep kahır geldi bana.
Ulus, 29 Ekim 2021
Acep gam yükünün devesi miyim
Ben senin gönlünün hevesi miyim
İçimde yaşayan bir şeytan var
Onun üflediği nefesi miyim.
On yıldır köyümden uzaktayım ben
Bu hayatın her gününde çözülmez bilmeceler
Gündüzleri bazen dertle, uykusuz çok geceler
Bir lokma ekmek içindir bunca uğreş ve çaba
Acaba buna değer mi, çekilen işkenceler?
İstanbul, 28 Mayıs 2020
Kalplerde bu dostluğun neşesi vardı
Şahane bir geceydi mehtabı vardı
Gönlümü dostluğunun alevi sardı
Neş'e içinde geçen akşamın zevki vardı.
İstanbul, 9 Haziran 2021
Kalbim çarpar senden yana
Âşıkım ben yana yana
Gönlü sana bağlayana
Bir çâre bul ağlayana.
Bahçede gülüm üşüdü
Her fecir
önce gözlerin ışıldar
içimde.
Saçların uçuşur
hayâllerimde.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!