Rüzğarı dans ettiriyor saçlarımın arasında.

Saat gecenin bilmem kaçı,
Ben hangi duraktayım bilmiyorum,
Caddelerden bayır aşağı yağmur akıyor,
Sessizlik bir yana,
Sensizlik koyuyor bana,
Andırmıyorum! !
Yürürken ayaklarımın yağmur sularındaki
Sesini duyuyorum,
Bileklerime kadar suyun sıcaklığını hissediyorum,
Bir yandan buz kesmiş ellerimin,
Nefesimin sıcaklığı ile ısıtıyorum...
Ben karanlığa koşuyorum,
Yetişemiyorum.
Ne densiz bir hava!
Rüzğarı dans ettiriyor saçlarımın arasında.
Cebimde cigara tabakam tütünü sırılsıklam,
Sarmaya da üşeniyorum!
Ulan ulan sarmasına saracağım da?
Bu sektirdiğimin çakmağı nerde! ! !
Hangi sevdasını yaktığımın evinde kaldı! !
Hangi yüreğicini yediğim vuslatta kaldı?
Yoksa? Yoksa o kadın denilen,
O vefasızlık abidesinin gözlerinde mi kaldı?
Kesinkes onun gözlerinde kalmıştır,
Hani yazdığım,
Tutulduğum,
Yandığım? Offf Offf!
Neyse!
Saate baksana gecenin bilmem kaçı.
Eve vardık zaten,
Olmasa da olur artık,
Haydin bana müsade!
Daha yanacak çok zerrem var
Yakacak çok odunum var,
Of felek of!
Bu gece de benden yana değilsin,
Off hayat off!
Çok keşmersin çok!
Önün arkan ayrı oynuyor!
Bir rahat dur da,
Bizde iki tekli atalım,
Her zaman umduğun gibi gitmez ya! !