Geçen akşam rüyamda gördüm güzel annemi...
Dedi:
Yavrum üzülme!
Dersine çalış, emi!
Hayat budur:İnsanlar doğar, büyür ve ölür,
Gökyüzü ışıl ışıl
Döner mavi sevince
Kaygılarım yok olur
Annem gülümseyince.
Annem diyor ki her gün
Ölüm, ötelere açılan kapı,
Uhrevî âlemden derin bir izdir.
Bir ömrün sonunda, bir toprak yapı,
Mezar, acılarımız ve sevincimizdir.
Ne gariplk var bunda, gülistanda gül olur,
Ona yanıp tutuşan bir dertli bülbül olur,
Ya gül topla ateşten, İbrahim gibi aşkla,
Yoksa aşksız bedenin elbet yanar kül olur.
Her yer bir başka alem, dert üstüne dert verir
İnsan bir mum misali, gün gün yanarak erir.
Evler ateş pahası, kira ödenmez ücret
Yaşamak güç bir sınav, çalış, didin ve sabret.
Sen o mesut ülkede,
Ben ise buradayım.
Gündüz gelip geçse de
Ben hâlâ uykudayım.
Beni yanına sesle
Bulutlardan mı aldın,
O bembeyaz rengini?
Güvercinim al getir,
Bize uzat engini!
Hu diyerek kulak ver,
Âlem bir başka âlem oldu baharla
Ve güller çiçeklendi, yeşillendi baharla.
Gurbette özlemi yaşadım bir bir,
Geçmiş günlerdeki hoş hatıralarla.
Ne ahlâk, ne vicdan, ne namus tanır...
“İnsaf! ” derim, “insaf! ” derim, “el insaf! ”
Ne Allah'tan korkar, kuldan utanır,
“İnsaf! ” derim, “insaf! ” derim, “el insaf! ”
Hakaret diz boyu, saygısız diller...
İnsan; doğar, büyür, yaşar...
Düşer kalkar, dağlar aşar.
Günahıyla sevabıyla,
'İnsan beşer bazen şaşar.'
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!