Yokluğun/un nasıl olduğunu bilmediğimi sanma
Eğer sen yoksan, ben de bununla yanıyorsam
Emin ol biliyorum.
Keşke bilmeseydim.
Sürekli yanımda olsun istedim aşkın.
Bülbülün altın kafesteki hali gibi değil
Her gün onun sesi ile uyanacağım
Bir cennet olsun istedim.
Sonra sesinle yan yana yürümek istedim.
Nasıl gölgemden bir türlü kopamıyorsam
Bazen bir şarkı dinlersin
ve gün boyunca içine edilen ne varsa
Orada bir anda çiçek açar...
Gece rengini aldı.
Kimse kendisini tanımayınca,
Yıldızları göz yaptı kendisine.
İşte “ben geceyim” dedi adına.
Yıldızlar olmadığı gecelerde ay gözüktü.
Gene “ben geceyim” dedi bu şekilde kendisine.
Bir sürpriz olur da yağmura yakalandığımda,
Adımlarımın nasıl hızlandığını biliyor musun?
Ben ne kadar çabalarsam çabalayayım.
Yağmur önce saçlarıma, daha sonra da alnıma
Sonra her durakta duracak bir tren gibi
Omzuma, karnıma, göğsüme, bacaklarıma
Yüreğimi önce yakan sen.
Sonra söndüren gene sen.
Sen gittikten sonra da,
Onu kundaklayan ben.
Külleri de eserinin imzası olarak kalacak...
Kim bilir kaç kişiye, ne kadar zamandır,
Ne kadar çok yalnızlıklarını unutturdun.
Bilgilerinle aydınlattın.
Üzüldükleri zaman yatağının yanında durdun.
Tatile gidecekleri zaman
Sen uyu, gözlerini kaparken ben seyrederim seni.
Sen uyu, rüya görürken ben bakarım sana.
Sen uyu, sabah uyanırken ben bakarım sana...
Rıdvan Cankiç
Sadece sevilmek ve sevmek
Ancak bunlar giderken /karışırken
Toprağa götüreceğimiz şeylerdir.
Bazen ne kadar giderken götürsek bile
Bizi hatırlayan kalplerde
Mutlaka kalıntısı kalır....
Ben yalnızlığımı sigaranın ucunda küle çevireyim
Birazdan içeriye,
Yanınıza gelirim...
Rıdvan Cankiç
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!