İşte böyle gece yarısı uyanır benim korkularım,
Göç mevsimi ya tebessümlerden gözyaşına.
Yalnızlığa yelken açarken bütün mutluluklarım,
Eriştirmez bir türlü geceyi sabahına...
Bulutlar öksürür sevgilim,
Yapraklar üşür.
Yıldızlar ağlar,
Gök yüzü ay'a küser.
Kuşlar yorgun,
Geceyi bekler.
Benim bir çok kalmışlığım ve gitmişliğim var.
Sokakların kaldırım taşlarında adım,
Loş ışıklı lambalarda sancım
Ve yağmur olup yağan kahrım...
...öyle ki sensiz bir bahtım,
Yüreğimin kuytu köşesinde
Bir ağaç bir güneş ve bir yol diliyorum içimden bütün zamanlara,
Tellere takılmadan gülüşen günler ve geceler kısacık mutluluktan.
İçe düşmüş huzurlar karşılıksız, gökten sabırsızca yağarcasına,
Gökyüzü masmavi ve en sevdiğim kırlangıçlar uçuşurken aşktan.
Bir şarkı bir kadeh şarap ve bir şiir diliyorum bütün yaşamlara,
Ben sana sözcükler türeteceğim şimdi olmayacak,
Yetmemesindendir olmaması, kafi gelmemesinden.
Şiirler dizeceğim sayfa sayfa o sözcüklerden olmayacak,
Yetimsizliğindendir manaların, tam yerine gelmemesinden.
Özlüyorum diyeceğim sana mesela eksik kalacak,
Önce rüzgarı dinledik,
Sonra rüzgarla gelen bulutu,
Bulutla gelen yağmuru
Ve kokusunu toprağın.
Önce doğumu izledik,
Bir soğuktur içimden geçiriyorum
Bu yorgunluğu ne kadar uyusam da geçiremiyorum
Gırtlağımda bir yumru tükürsem de atamıyorum
Işıksız bir ömrü karanlıkta yitiriyorum
Parmaklarımda yaksam şu soğuğu
Yangınlar koşuşturuyorum değme gör,
Kendimden karanlığa meşaleler tutuşturuyorum.
Velhasıl kabuslarda uyanırken daimler içinde,
Daim içimde cehennemler oluşturuyorum...
Hepimiz bir gün, ölümün o ışıltılı sokağından geçeceğiz
Ve gerimizde bir şehir kalacak, bir ülke;
Bir ülke ki harabe binaların ruhlarıyla dolu.
Hepimiz bir gün yitip gideceğiz, ardımızda bin-bir kalp kırığı,
Çözümlenmemiş davalarımız, kavgalarımız ve doğrularımız,
Bir kışın,
uzun bir gecesi
ve koynunda yokluğun.
Biliyorum,
bir şeyler eksik buralarda,
odamda yankılanmıyor soluğun.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!