Ey... kalemim artık dertleri yazma,
Böcek yaz,kuş yaz,kır yaz,arı yaz.
Şöyle, bu doğayı dönde seyreyle,
Kara yazma,pembe,beyaz,sarı yaz.
Kolay kolay geçmez huylunun huyu,
Şu kahveler ülkemizin ğerçeği,
Neler konuşulur,bilsen birader.
Gidecek yer yoksa,ayak götürür,
Aslında it durmaz, gelsen birader.
Dışarı bir kırık masa çatmışlar,
Ey sevgili! Eğer bana gelirsen;
Şartlarıma uyup çık da öyle gel.
Maziye bağlanan tüm bağlarını
İster at, ister sat... Yık da öyle gel.
Aşklarını her gün saymamak için
Sende sevda uzun sürmez demiştim,
Gelde doğru söyle bildim mi dersin.
Gerçeği bilmemde rüyalar ile,
Her gece her gece geldim mi dersin.
Gram gram aşk küpüne bandığın,
Cahil görsen,dön yönünüü öteye,
Zor olsada görme uğraşma deymez.
Ne söylersen söyle bir şey değişmez,
Sakın akıl yorma, uğraşma deymez.
Büyük çoğunluğu şartlanmış olur,
Sitem etse,
Başlar ütse,
Kahır yetse,
Artık övgülere,
Veda zamanı.
Dostluğu anlatmak kaleme kaldı,
Yaz dersen yazacak tıpkı ben gibi.
Aman kalem... aman...sakın incitme,
Tendende ötedir tıpkı can gibi.
İlkeli,vefalı,dürüst olmalı,
Ey...Dostum üzülme artık beni de,
Kantara koyupta tartma zamanı.
Kötü günlerine yetişmiyorsam,
Beni de biz ile dürtme zamanı.
Samimi dürüstçe hep yaşıyorsan,
Dere tepe düzmü gitsek ne yapsak,
Bu zamanda adam nasıl bulunur.
Parayla mı,mevkiyle mi,sanla mı,
Adam gibi adam nasıl olunur.
Verilen sözlerin önemi bitti,
Anladım ki,artık yollar ayrılmış,
Baharı beklemek ne değiştirir.
İdam olsun diye ferman verilmiş,
Müebbet eklemek ne değiştirir.
Kalemi kırılan mahkum salınmaz,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!