Erzurum’u hırpalar meşhur ayaz,
Kristal beyaz, cemal-i mazhari naz.
Karşıda dağlar ağarmış huş u hayret,
Sisler arasında kar kokar rahmetin nefesi.
Ne ağırdır o karın kokusu,
Palandöken’le Karayazı’nın vecdi.
Bak işte kış beldesi, zemheri hakim,
Sobalar yanmaz mı, sırayla sönmez daim?
Demli çayın buharı dolmuş odaya,
İçtikçe ısınır söz, döner muhabbet havaya.
Bir paltoya bürünmüş hoca geçer caddeden,
Omzunda soğuk, içinde gurbetten izler.
Otostop bekler belki yolun kenarında,
Eli havada, yüzü soluk, bir niyazda.
Kış burada yalnızca mevsim değildir,
İnsanın içini örten, suskun bir kefen beyazdır.
Kış memleketidir burası, hazin rüya,
Hayal zannedersin, meğer hakikat-i hâl.
Hayret edersin, vuslat gibi zahir olur,
Dağların efsunu, kışın âlâ-i rûhudur.
Kayıt Tarihi : 9.9.2025 20:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiir, yaşanmış anların, susan duyguların sessiz ifadesidir. Her satırda bir hatıra, Her hatırada bir yaşam izi vardır.