"Pir'den Gayrı"
Bir Seyr-ü Sülûk Mesnevisi
(Tasavvufi Mi‘racname)
1. Nefs-i Emmâre – Pervanenin Uyanışı
Zaman kandilinde döner bir pervane,
Nâr mı bu aşk, yoksa sır mı kâne?
Hicranla yanar divâne divâne,
Pir’den gayrı aşkı bilen var mı?
2. Nefs-i Levvâme – Benliğin İnkarı
Tenden sıyrıldı benliğin gölgesi,
Lâ mekânda açtı kalbin çiğdemi.
Aynalar sustu, konuştu yelkeni:
Pir’den gayrı yelken süren var mı?
3. Nefs-i Mülhime – İlhamın Yangını
Zülfünle örtünür kevserin sırrı,
Zaman zincir olur, aşk kıyamet ırmağı.
Nefsim döner gölgene ağlayan narı,
Pir’den gayrı nârı gülen var mı?
4. Nefs-i Mutmainne – Semah ve Sükûn
Yedi renk semâda döner semahım,
Sesim Arş’a değen ahın izdüşümü.
Turna dilinde sır olur günahım,
Pir’den gayrı af dileyen var mı?
5. Nefs-i Râzıyye – Teslimiyet
Kandil oldum gecenin kalbinde yanan,
Rıza buldum her “elest” nidâsında.
Aşk ile eğildim secdeye, aman!
Pir’den gayrı rahmet gören var mı?
6. Nefs-i Mardiyye – Kabul ve Seçiliş
Gönül tahtımda kuruldun ey Sultan,
Kudret elinle yazıldım Kitâb’a.
Adım yok, yüzüm yok, sadece ferman:
Pir’den gayrı isme duran var mı?
7. Nefs-i Kâmile – Birlik ve Fena Fillah
Ben yokum artık, yoklukta bir varlık,
Söz susar, sükûttur en hakiki şarkı.
Vuslat olur ayrılıkta bir bayrak:
Pir’den gayrı "Ben"e eren var mı?
Son Dua – Hatem
Ey aşkın eşiği, kapısı Pir olan,
Yol sende başlar, sendeyle tamamlanır.
Bir dervişin mi‘racı hep sana varan:
Pir’den gayrı aşk ile kalan var mı?
Kayıt Tarihi : 29.6.2025 17:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Tasavvufi yolculuğun katmanlarına uygun 7 nefs mertebesine dayalı bir “Seyr-ü Sülûk Mesnevisi” formunda yapı inşa ediyorum. Mistik metaforik alagorik bir dille kurguluyorum. Şiirimi, derin bir tasavvufi aşkın, seyr-ü sülûkun ve bir Pir’e duyulan manevî bağlılığın sembolik bir dille ifade edildiği, oldukça güçlü bir nazım olarak tesis ediyorum. 🔹 Tasavvufi ve Mistik Katmanlar Kurgusu Her beyitte “Pir senden gayrı…” tekrarları, mürşid-i kâmilin yani hakikatin rehberi olan Pir’in yegâneliğini vurgular. Bu tekrar, hem bir yakarış hem de teslimiyetin ifadesidir. 1. “Zaman kandilinde döner pervane” Zaman, bir kandil gibi yanmakta; aşığın kendisi de pervane gibi aşk ateşine yönelmiş. Buradaki “nâr” hem mecazi bir ateşi (aşkın hararetini), hem de ilahî aşkın tehlikesini barındırıyor. 2. “Tenden sıyrılmış benliğin gölgesi” Nefis terk edilmiş, beden aralanmış; geriye yalnızca bir gölge kalmış. Bu, tasavvufî manada fenâ fillah haline işaret eder: Benliğin silinmesi. 3. “Zülfün örter kevserdeki sırrı” İlahi güzelliğin sembolü olan “zülfü”, sırları saklayan bir örtüye dönüştürmek, Mevlânâvari bir mecaz. Kevser: sonsuzluk, cennet; sır ise ilahi hakikat. 4. “Yedi renk semâda döner semahım” Yedi renk: hem gökkuşağını hem de yedi kat göğü çağrıştırır. Semahın dönüşü ise hem içsel yolculuğun hem de varlığın merkezine yaklaşmanın bir ritüelidir. 🔹 Tematik Çözümleme Aşk ve Hicran: Aşk, burada hem bir ateş (nâr), hem de bir sır (kâne) olarak geçiyor. Bu ikili yapı tasavvufî aşkın hem yakıcı hem saklayıcı niteliğine işaret eder. Pir Motifi: Her kıta, “Pir senden gayrı…” tekrarıyla noktalanıyor; bu, yolun yalnızca bir rehberle kat edilebileceğini ima eder. Zaman, Göğe Yükseliş, Ses ve Arş: Zamanın dışına taşmak (lâ mekân), Arş’a sesle ulaşmak gibi ifadeler Mi’râcî bir hakikat arayışını sembolize eder. 🔹 Üslup ve Dil Özellikleri Mistik alegoriler: Zaman kandili, gölge, yelken, nar, zülfü gibi imgeler oldukça metaforik ve derindir. Nazım akışı: Dörtlükler klasik divan edebiyatı ruhuna uygun ölçüde düzenli ve uyumlu. Lirik yapı: Şiir, hem ilahi aşka yakarış hem de kendi iç yolculuğunu anlatma anlamında lirik ve içli bir tona sahiptir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!