Özhan Erdem 08 Mayıs 1986 yılında Niğde'nin Ulukışla İlçesi Eminlik Köyü'nde doğdu. İlk ve orta okulu köyünde, Eminlik Şehit Yıldıray Kılınç İlköğretim Okulu'nda 2000 yılında tamamladı. 2000-2004 yılları arasında Niğde Bor İlçesindeki Bor Akın Gönen Anadolu Lisesi'ni bitirdikten bir yıl sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi İletişim Bilimleri Fakültesi Basın ve Yayın Bölümü'nde üniversite hayatına başladı. 2011 Haziran ayında üniversiteden mezun oldu ve yaklaşık bir yıl farklı işlerde çalıştı. Gazetecilik mesleğine Mart 2012'de Dünya Gazetesi Ko ...
Hani sen gülünce gözlerin kayboluyor ya,
Hani sen gülünce tüm çiçekler soluyor ya,
Hani sen gülünce yüreğime huzur doluyor,
Hani sen gülünce dilim tutuluyor,
Hani sen gülünce kötülükler yok oluyor ya,
Hani sen gülünce bu can sana yine vuruluyor,
Bugün sen gözlerimde
Hiç tanımadığım birinin en koyu gölgesi,
Bugün sen ensemde hissettiğim,
Azrail’in en soğuk nefesi,
Bugün sen dilimde
En derin sevdaları koparan ayrılık cümlesi,
Ne olur çek git artık sessizce,
Benim konuşmaya mecalim kalmadı,
Yeter kalbimi kırıp döktüğün,
Benim dayanacak gücüm kalmadı,
Yüreğim seni bir ömür sevecek lâkin
Benim sevmeye bilesin dermanım kalmadı.
Açlıktan ölmek üzereyken bulduğum,
Bir parça ekmek gibiydin sen yüreğime,
Bilmem nerede bir çeşme başına saygıyla bırakılmış,
Besmele ile alıp şükür ile sindirmeye çalıştığım,
Bir parça ekmek gibiydin,
Hem açlıktan kıvranıyor sabırsızlanıyordum,
Ayna dediğin iki parça; önde cam, arkada sır,
Gözler kalbin aynası ise; aynadan gerçekler yansır.
Bir mahlasın vardı, "Garip",
Bir de sazın vardı üstadım,
Yüreğimize dokunan türkülerin,
İçimizi sızlatan ezgilerin vardı,
Aşklarımız, sevdalarımız, hasretlerimiz, ayrılıklarımız,
Anadolu insanının "insanlığı" vardı bestelerinde,
Tezenemin tele son dokunuşuydun sen,
Türkülerini sakladığım sazımın son perdesi,
Son perdenin en son tınısıydın sen,
Ayrılığa yaptığın bestenin ilk notası, ilk sesi.
Bahar yeniden gelsin sana,
Ben yeniden toplayayım kır çiçeklerini saçlarından,
En güzel meyve ağaçları çiçek açsın teninde,
O cennet kokun süzülsün içime buram buram,
Baharın tüm güzellikleri beliriversin yüzünde,
Cemre düşsün tekrar yüreğine, sıcaklığını hissedeyim,
Beklemekle gelseydi uyku,
Ölüm ansızın gelmezdi,
Çünkü ölüm ile uyku kardeşti,
Her ikisi de an ve zaman bilmezdi.
Boş gelir artık ne dense,
Hiçbir şey geri gelmez olduğu gibi,
Ateş söner, ırmak kurur, ömür çürür,
Belki dağ yerinde durur ama
Ne eskisi gibi başında deli dumanlar olur,
Ne yanık bağrında kar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!