Uyanıkken rüyalar görmek,
Uyurken uyanık olmaktır sevmek,
Hayallerin peşinde koşmak,
Gerçekleri reddetmektir sevmek,
Vurgun yemeden kendine gelmek,
Kendine geldikten sonra vurgun yemektir sevmek,
Şiir olmuş gözlerin gecelerime,
Bin bir mısra yazar yüreğime her gün,
Derdimi kederimi bulurum derinliğinde gözlerinin,
Ve de sevincimi en çocuksu, en masum,
Her bir satırı çizer gözlerime, senin en güzel hallerini,
Okudukça geceleri bütün şiirleri tekrar tekrar,
Soluğum kesilircesine özlüyorum seni,
Nefesimi tutarcasına sabrediyorum yokluğuna,
Cana can katarcasına seviyorum seni,
Ama ne var ki;
Yavruyu anasından koparırcasına,
Tırnağı etten ayırırcasına,
Ahbap oldum Mecnun’a çöllerde seni aradım,
Bir çift göz oldum turnaya göllerde seni aradım,
Ferhat’a kuvvet oldum dağlarda seni aradım
Yoldaş oldum yolcuya yollarda seni aradım,
Ağaca yaprak oldum dallarda seni aradım,
Çiçeği sordum arıya ballarda seni aradım,
Bir darlık düşer içime senden uzaktayken,
Aldığım nefes sanki ulaşmaz ciğerlerime,
Ne yapsam bir türlü ferahlamaz yüreğim,
Ruhum daralır, canım sıkılır,
Hiçbir şey teselli vermez,
Bilmiyorum işte tarifi yok ki;
Sessizce veda edeceksin giderken,
Ayak seslerin duyulmayacak,
Fark etmeyecek kimse gidişini,
Sarılmayacaksın mesela, veda öpücüğü vermeyeceksin,
Dilini sıkı tutup, hoşça kal demeyeceksin,
Tıpkı onun yaptığı gibi;
Ulu gök yırtılsın yere eğilsin,
Uyan Türk'üm uyan, sen bu değilsin
Düşmanların bedeni yere serilsin,
Uyan Türk'üm uyan, sen bu değilsin.
Adından gocunmuş puştun birisi,
Bir damla mutluluktu insanoğlunun ihtiyacı,
Sonra bir avuç buğday karın tokluğu için,
Öyle fazlasına falan da ihtiyaç yoktu,
Yazın buğday, kışın av...
Doğa da cömertti hani,
İnsan doğanın parçasıydı çünkü,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!