Giderken
Sen olmadım hiç inanır mısın…
Başımı yasladım cama,
Hayatın içinden geçip gittim…
Dağ oldum… deniz oldum o camda,
Hayat, yüzümden esip gitti…
saati belirsiz bir şubat akşamı
dalmışım yine yürüyorum, körpe yollarda
saçlarımı savuruyor soğuk rüzgarlar
özlediğim türküden çok uzaklarda
saati belirsiz bir şubat akşamı
İşte geldim gidiyorum
Sana da sevdama da doyamadan
Söküp atamadan hasreti
Bir küçücük, bir kuru hayale dalamadan...
Bak sabah oldu koynunda,
İnceden serin bir rüzgar
Ozanlık yolunda ömür tükettin
Nice senelere Kenan Şahbudak
Sen bu güzelliği çoktan hakettin
Nice senelere Kenan Şahbudak
Sevgi şiarıyla başladın yola
önce bir alev, sonra kartanesi gibidir aşk
üşürsün yangınların ortasında
hasret yağmurları gezinir, uykulara küskün gözlerinde
her hüzünlü şarkı onu getirir
ağlarsın yüreğinde patlayan volkanların ardında
ıslanır düşüncelere daldığın yollar...
bahar gibi geçtin... kimsesiz boynubükük dağ yamacıydım
toprağımda buram buram kokun duruyor
yağmur olup yağdın... susuzluktan kurumuş nar ağacıydım
köklerimde damla damla suyun duruyor
geride kaldı herşey... ılık bir rüzgar vardı yüzümde esen
bu akşam gidiyorum
gözlerim kan dolu...
yüreğimi sende bırakarak gidiyorum
senden habersiz...
yağmur yağıyor sokaklara
yıldızlar ağlıyor, ağaçlar sessiz
sen beni bırakıp gittin gideli
gönlümün dertleri derman bulmuyor
ne olur geri dön bana sevdiğim
söylediğim türküler sensiz olmuyor
bütün dünyada sabah olurken
Dersim dağlarını aşıp da gelmiş
Munzur suyu gibi akıyor Fatma
Güzel gözlerini ahudan almış
Baktıkça yürekler yakıyor Fatma
Sılanın hasreti boydan aşınca
soğuk bir kış günü
karanlık bir tüneldeyim
yapayalnızım...
gözlerim dolu dolu,
yürüyorum sessizliğin sesinde
kar yağarken.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!