Ve gece hüznü sevenler için doğurdu
Usulca koyunlarımıza girdi sevgilinin kaçışlarında
Kaç kalp kırdı gözlerine anlam yüklediğin
Bakamadan yaşayamam dediğin sevdiğinin gözleri
Kim bilir kaç defa kaçtı, senden
Sen yüzüncü intiharı koynunda taşırken,
Çıplak gecenin yağmur kokulu
Gül tadında saf kızıdır çiğdem
Yanık yüreği kıraç topraklardan gelmiştir
Hayat ona bilmediği acıları ekmiştir
O emeksiz kazancı bilmez
Bakışlarıyla insanları ezmez
Yazmakla başladı anlamak
İç çekip rahatlamak
Dünyayı daha iyi sorgulamak
Sonra içindekileri daha iyi haykırmak
Yazmakla başladı anlamak
Sevgiliye sevdiğini daha iyi vurgulamak
Gökyüzüne salıncak yapardım her gece senin için
Saklı bir mutluluk olurdu aslında gözlerinde
Gülüşlerin mutluluğumuza yelken açardı
En tatlı an’ları hediye ederdi bize
Yalnız değildik ikimizde
İki bedende tek ruh gibi sanki ölümsüzce
İplerimi gökyüzünden sallandırmayın
Ellerime verin
Gidenmiyim yoksa kalın mı kulağıma fısıldamayın
Yüzüme hayrıkırın
Nerde olduğumu
Asma bahçelerini yarına bırakıyorum
Gidişlerinle susuz kaldı badem ağaçlarım
En iyi arkadaşım oldu gözyaşlarım
Ne geceyi gecede, nede gündüzü günde yaşadım
Ansızın gidişlerinle ben bende eksik kaldım
Gidişlerinle gönül bahçemde yalnız kaldı papatyalarım
Anlamaya çalışmak hayatı
Küçük bir çocuk misali sorgulamak
Yeniden kurgulamak
Öğrenmek gerek
Şükretmenin mutluluk getirdiğini
Şükürü Kafanın içine kazımak
Sessizce çekip gitmek isterdim
Tüm sevdiklerimin hayatından
Onları daha fazla üzmeden
Ve birdaha kırmadan...
Yok olmak
Tüm değerlerin içinden aldırmadan
Sevgiyle yaşamayı beceremiyorsak
Ve sevmeyi yarına bırakıyorsak
Her sabah duygusuz kalkıyorsak
Neye yarar bu dünya
Yaşamın ilacının sevgidir bilmiyorsak
Niçin açmaz anne menekşelerim
Ben her gün onun ismini hecelerim
Her gün öncekinden beterim
Bir gün anlayacak beklerim
Kapı aralarında gizli gizli ağlarım
Niçin açmaz anne menekşelerim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!