bir kasırga gelip tenhalığımdan
muzdarip düşleri topluyor bakın
umut ufukları nasıl görünsün
kapkara bulutlar topluyor bakın
vatanseverleri sürüp uzağa
kardeşim naki bey ne hoş anlatmış
türkiyede yaşam kolay olmuyor
antoloji comda kendin dinletmiş
insan vurdum duymaz olay olmuyor
sahtekar türedi ayrık ot gibi
bembeyaz bir uyku yemyeşil rüya
insanı huzur-i hakka döndürür
herkes iyi olmuş bak masal bu ya
bir devin nefesi yangın söndürür
aydınlık ülkede karanlık sesler
kendine dönen bir şehri yaşıyorum
eski bir teknede
açığa çıkmadan
sinsi bir gülüşü sırnaşıyorum
güneşi bata çıka
Bu şehir yaman bir düş olan hayatımın yansıyışı olarak kalsın istiyorum. Bu sokaklar, küçük olayları büyük yaşamanın bir sancısı. Küçük bulutlar büyük gökyüzünü nasıl etkilerse işte öyle. Bulutsu bir yaşamın bir insan üzerinde bıraktığı izler…
Yorgun bir masal kahramanıyım işte. Sonsuzdan sonsuza, başkaları için mutluluk taşıyan, başkalarının mutluluğuyla avunan biri… Tüm duygularını aynalarda görmek isteyen budala… Acılarımı kendimden kendime taşıdım durdum. Sonra bu şehrin sokaklarına gömdüm. İnce ruhlu intiharlar çizdim kaldırımlara.
Bu şehirde yaşanır acı, kaygı, çelişki… Mutluluk yoktur. Yarına bağlandığımız masallar… Masallar ninni gibi gelmiyor artık. Merak edilen bir sonu da yok. O güzelim tekerlemelerden tekerlenmişiz. Belki de mutluluğa takılıp düşmüşüz. Düşmüşüz mutluluk için. İçi boşalmış havuz muydu mutluluk? Acaba onunla ilgili konuşulanlar yalan mıydı? Yoksa yüz yıllar önce biri tarafından mı uydurulmuştu mutluluk? Bekli de bir hayal, bir düş… Sonra bu yalan aktarıla aktarıla bugüne gelmiş. Aslında adı olup da bilinmeyen tek şey mutluluk değil, ama en önemli şey mutluluk. Bunu yalnızca taşıyorum kentten kente, birinden birine. Başkalaşmış gecelere ürperen seherde rüzgâra konu oluyorum senin için. Mutluluk taşımak bir onur ey halkım.
okuduk aliyi yezide karşı
sesimiz yezide ninni gelmesin
duamız doldurur muhakkak arşı
yanımızda iki dinni gelmesin
mervanı merkebe bindiren allah
Bakışım her gece fecire astım
Sabırla kavlimde duramadım ben
Benden medet umma ne olur dostum
Bak kendime bile yaramadım ben
Omuzumda işte dünyanın derdi
şu gördüğüm ömrün gündönümüdür
iyi bak kendini görebildin mi
masal böyle başlar hikâye budur
kendini kendine derebildin mi
hayat önümüzde duran bir koru
bugün faili meçhul ölelim
kimliği belirsiz bir zamanda
bir lav gibi akıyorken düşlerim
ıssız bir uçuruma sarılıyor gövdem
su kokan kan
güneşle geceyi öpen o ağız
türküleri serer palandökene
herkes birbirinden daha bir yağız
ayrı zevkle girer palandökene
herkes şiir söyler her taraf şair
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!