.........................Yaz deme
..............................Yazamam
...................................Anlatamam
Bu sevgi yazılmaz harf yetmez canım
Gözlerin lisanı bile az gelir
Onur Bilge
Nefsimizi tam anlamıyla tuşa getirebilseydik! Ateş, lav, zehirli gaz, duman dolu, patlamaya hazır bomba olan nefsimizi, benliğimizle birlikte yok edebilseydik! Yani dünyayı, yani özünün gerçeği olanı, cehennemi… Dünyanın özü değil mi, cehennem? Dünyanın boyalı, aldatıcı yüzü değil mi, cehenneme bilet kesen? Yaşarken, yeryüzü cehennem, birinci bedene. İkinci bedene de aslı…
Cehennem, derinliklerle, kat kat derinliklerle anlatılmış. Cennet, yüksekliklerle… Yaşayanlar için dünyanın taş, toprak, canlılık, hayat dolu kısmı olan soğuk tabakası, bir elmanın kabuğu kadar ince, ateş dolu, cehennemine oranla. Dünyanın kabuğu olan, yaşanılabilir kısmı, kat kat, gitgide ısısı artan, yakan, kavuran, eriten ateş tabakalarıyla cehenneme benziyor, madem ki bizden, yıldızları, ayı, güneşi tefekkür etmemiz isteniyor, gökler, yukarılar, cehennem benzeri güneşle, belki de cennet misali diğer gezegenlerle önümüze serilmiş, cennet de, cehennem de tanıtılmış, o halde, bizim, dünyevi isteklerden vaz geçmemiz, onun makyajlı yüzüne aldanmamamız gerekiyor. Aksi halde, içine dalar, bir türlü çıkamayız. Cehennem azabı henüz dünyadayken başlar. Ruh, hafif beden, yükselmeye çalışırken, nefis etkisiyle ağırlaşmış madde beden, yeryüzüne yapışır kalır, hatta yeraltı bataklığına gömülmeye başlar. Kurtulmak için çırpındıkça daha da batar.
Petek petek balın varmış, bana ne
Zehrin yüreğime aktıktan sonra?
O alev seni de sarmış bana ne
Beni ateşlere yaktıktan sonra?
Kara sevdam öyle basit olay mı?
..............................Sanki bayrağımsın sen
........................................Vatanımsın! ..
..................................................Akdeniz gibisin! ..
İlahi güzellik, duru bir beniz
Rahat yüz hatları, çizgiler eşsiz! ..
Seni düşündüğüm süre mutluyum
Sevgimi haykırsam her yer titrese
Yalnız Senin ile oluyor uyum
Adını haykırsam beşer titrese
Güzelliğin dile gelir seslenir
____________İKİ/MİZ
_________çıkarını hesaplar
________çakaralmaz yüreğin
_______sayısal______çarpar
_______parasal______ölçer
Gölge düşmez oldu, ışık vurmuyor
Dev korkmuş, fil gibi güçlü durmuyor
Karınca yıkılmış, hayal kurmuyor
Güneşi kim aldı? Işığım söndü.
Yürek aynı yürek, taşar gider ya
Tüm sevgilerimiz çalınmış bizden
Gözyaşı gölüne katılmışız biz
Kazandıklarımız alınmış bizden
Yardımda en öne atılmışız biz
Sevgi istemişler yürek vermişiz
Aşkın buzuluna konduğum zaman
Yalın ayazında donduğum zaman
Yabancı yerine konduğum zaman
Garip yüreğimi yakıp ısındım
Korunda bir ömrü yakıp ısındım
Gece, saçlarında yıldız yıldız meç…
Yüzün ay, dupduru; sanma, vakit geç.
Yüz bin kere pişman olsan da canım
Duygular içinden yine aşkı seç!




-
Turgut Uzdu
-
Gül Üm
-
Mehmet Asa
Tüm YorumlarBir hayatı bir kaç mısraya sığdırmış Onur Bilge Hanım. Tebrikler.
Onur beyi henüz yeni tanıdım şahsen tanımıyorum antolojiden tanıdım iyikide tanıdım.
Kendimce bir karar aldım her gün bir şirini okuyacağım tabi bu arada ben şiirlerini okuyana kadar şiirleri burda olursa. ALLAHA EMANET OLSUN....
O Bir Seven O Bir Gönül Dostu
Bütün Dostlar Güzel Hatıralar Hatırlatsın
Beni Size Sizi Bana Ölürsek Bir Fatiha
Ölmez İsek Hepimiz Hepimize Ebedi Hatıra