Umutlarımı da ekmek arasına alıp yedin herhalde sen gittiğinde yoktular..
Ve kalbin'di mağaram orda senelerce yasayabilseydim sen yasatabilseydin eğer..
Veresiye vermiştim halbuki yüreğimi de bu kaçıncı borcu takip kaçan bilemedim.
Özlemim fukara çocuk gibi ağlamasına uyandım her sabah
Sigaramın dumanında boğuluyorum bu gece,kafamda çıkıyor duman
Ve otogarda bekliyorum gelmeyeceğini bile bile
Ağaç yaşken eymedin sen kuruttun gün gün sonra kırdın bütün hışmınla tokat gibiydi-
gözlerin her bakışınla vurulmuşum...
Gözlerimin rengi siyaha çaldı artık sevdiğin gibi kahverengi değil!
Ya kirpiklerim eskisi kadar uzun değil!
Saçlarım ayrı dert zaten ayrı düştüğümüz gün kadar eksildi.
Yaşım aldı başını gitti sormayalı,
Hangi yılın hangi ayına denk geldi bilmiyorum bile...
Sakalım da beyazlar çıktı yorgun düşen bir kalp kaldı arkan da!
Kaç kere oturdun gönül soframa..
Kaç sevda yemeğinden doydukta kalktık bilmiyorum.
Kaç kere kaçtık birbirimizden kızıp,kırıp.
Bugün sevda yemeğinden sevdalıp kalktık
Saklandık duygularımızdan tıpkı saklambaç oynar gibi..
Yaşlı gözleriyle uzandı adam kulağıma fısıldadı sana ayıracak vaktim yok diyebilirsin dedi hayata..
Sonra hep dedim bu cümleyi sana ayıracak vaktim yok.
Kaç şiir yazdıracaksın ?
Kaç şarkı dinleyip elimde bir sigara daha, dumanı üstüme bulaştıracaksın ?
Kaç mevsimle özleyip, kışa bulayıp, harflerle tercüman olup yazacağım bilmiyorum...
Sevgiyi kaç kadın da arayıp "doğrumu yapıyorum ?" diye soracağım kendime...
Kaç defa korkuya yer vereceksin yüreğim de ? Kaç defa kendimle düşman olup, barışıp, el sıkıp, küfür edeceğim bilmiyorum.
Saç uçlarıma kadar kırıldım,kırdım belki de. Kaç kişinin yüreğinde sevgim yatıyor, kimi yazıyor kimi susuyor belki de...




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!