Her insanın bir acısı var
Hiç kimsenin acısına benzemeyen
Beklenmeyen ölümler gibi
Ölümün yaşı olmadığını da anlıyor insan
Ani bir telefon uyandırınca içimizdeki acıyı
Bir babanın yavruları o yuvanın kolonlarıdır
İki evladı varsa biri sağ kolu biri de sol koludur
Biri kırıldı mı kolun diğer da kalkmaz olur
Ecel zamansız hayattan alındıysa birini
Yük diğer kolonların üzerine biner
Sevdası, aşkı, duyguları, hayalleri
Yarım kalır
Ölüm derin acıdır, hafif acılar gibi konuşulamaz
Dilsizdir derin acılar
Acının en acısı da geride kalanlarındır
Kalabalıklar içinde tek başlarına çekerler acılarını
Ölen bir kere, kalanlar kaç kere ölür?
Ölenin üzerine toprak atılır
Yalnız gömüldüğü yer yürektir
Dünya tuhaf bir yer
Birileri acı çeker diğerleri bakar
Ateş düştüğü yeri her zaman ki gibi yakar
Acı insanı bir anda olgunlaştırır
Can yakanın canı yanınca mı acıyı anlar?
Hayatta bir tek ölüm
Keşke ve pişmanlığa fırsat vermez
Duyarlı bir yürek ibreti acıdan almadan
Ve sınanmayı beklemeden duyar
Önder Karaçay
Önder Karaçay
Kayıt Tarihi : 2.3.2018 22:04:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
"Kısa bir öyküdür hayat, uğruna upuzun acılar çektiğimiz." Yılmaz Odabaşı

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!