Ölmeyen Sevdalar Şiiri - Mehmet Yaş

Mehmet Yaş
1104

ŞİİR


24

TAKİPÇİ

Ölmeyen Sevdalar

Her gün biraz daha zamana yorgun,
Düşüyormuş dersin soran olursa.
Her gün yarasını bir başka vurgun,
Deşiyormuş dersin soran olursa.

Soranlar olacak er geç haliyle,
Bana beyan etti dersin diliyle,
Kendi mezarını kendi eliyle,
Eşiyormuş dersin soran olursa.

İlham perisinin çevri cehrinden,
Dalga vurduğu an gönül bahrinden,
Bazen efkârından, bazen kahrından,
Coşuyormuş dersin soran olursa.

Bu lâin tarihte bu aşkın hicri,
Bu kadarmış ahde vefanın ecri..
Ufukta bir günün ilk ümit fecri,
Işıyormuş dersin soran olursa

Hiç kimse beyhude etmesin haset,
Yaşanmış yıllara attım bir reset,
Yorgun ayakları üstünde ceset,
Taşıyormuş dersin soran olursa

Mecnun gibi düşmüş sevda çölüne,
Çölleri gark edip kendi külüne,
Hâlâ bu serabın tahammülüne,
Şaşıyormuş dersin soran olursa,

Çöktü gök kubbemin yürek sütunu,
Kırdım içimdeki aşkın putunu,
Ufuk çizgisinin son boyutunu,
Aşıyormuş dersin soran olursa.

Böyle bir hüsranın anaforunda,
Seven aşka boyun eğmek zorunda..
Şubatta yanıyor temmuz korunda,
Üşüyormuş dersin soran olursa.

Ben senin yüzünden düştüm gurbete,
Sebep olan sensin bu garabete
Doludizgin meçhul bir akıbete,
Koşuyormuş dersin soran olursa.

Aldın işte cevabını sordun da,
Ne değişti can evimden vurdun da?
Ölmeyen sevdalar gönül yurdunda,
Yaşıyormuş dersin soran olursa.

06.01.2013 / Saat: 04.20

Mehmet YAŞ

Mehmet Yaş
Kayıt Tarihi : 6.1.2013 12:09:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mehmet Yaş