Kavunu almak için uzanmış ve ölmüş
Kavunlar varmış, aralarından birine uzanıyormuş, uzanmış ve ölmüş
Ölenini uzandığı o kavunu başka biri almış, yemiş olmalı.
Oysa ölen o kavuna uzanıyor durmadan, kokulu ve olgun,
o kavuna uzanan anlatıldıkça, sofrada ya da bahçede.
Anlatan rakı kadehine uzanacak,
yanıbaşında duran kadehine: 'İşte böyle', diyecek,
Merhametsiz karanlık içindeyim
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Devamını Oku
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Ölen
Kavunu almak için uzanmış ve ölmüş
Kavunlar varmış, aralarından birine uzanıyormuş, uzanmış ve ölmüş
Ölenini uzandığı o kavunu başka biri almış, yemiş olmalı.
Oysa ölen o kavuna uzanıyor durmadan, kokulu ve olgun,
o kavuna uzanan anlatıldıkça, sofrada ya da bahçede.
Anlatan rakı kadehine uzanacak,
yanıbaşında duran kadehine: 'İşte böyle', diyecek,
'kavunu almak için uzanmış ve ölmüş.'
Ay doğuyor, üşüyor musun, ölü kaçıyor hızla,
artık çok uzakta, uzandığı kavundan ve bizden çok uzakta.
.
Oktay Rıfat Horozcu
şiir yorumda hortladı.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta