Öksüz bir kaç yakamoz Şiiri - İlyas Kaplan

İlyas Kaplan
1357

ŞİİR


16

TAKİPÇİ

Öksüz bir kaç yakamoz

avucumun içinde saklı koca şehir
pencerelerinde kızıl biber asılı ahşap evler
gözlerime mıhlı elmas pırıltılı gökyüzü
arkasında fosforlu çizgiler bırakıp geçip giden alaca akşamlar

şehrin tenhalarını fethederim her gece
sokak başlarında vazifeli fenerler takip eder beni
her biri matem ışığı fışkırır
ayakta durmaya çalışan ahşap evlerin yılankavi duvarlarına

bir orhan gencebay şarkısı haykırırım
caddelerde yol alır nağmelerin en dokunaklısı
meçhule doğru akıp gider delikanlıca
çıktıkları yolculuğun son deminde birkaç balıkçı teknesi
karanlık denizde öksüz birkaç yakamoz

içimde yakıcı hatıralar kaynaşır
renk renk, şekil şekil , yosun kokar her biri
dalgalar yarım kalan bir sevdayı fısıldar kulağıma
çoban yıldızı kadar esrarengiz yanıp sönen sarımtırak ışıklar
ruhumun perdelerinde oynaşır

taştan bir heykel gibi mahlukatın gölgesi
sanki eşkal, suret değiştirir içimde
azılı bir ejderhanın ağzında kutsal kıvılcımlar gibi
nefesimle her türden sağanaklar püskürtürüm
yayılır dumanların her türevi şehrin gök kubbesine

tepelerden gelir bir yığın gök gürültüsü
içime dolup boşalanların acayip uğultusu
başımın üstünde bir sis kümesi
ruhumu parçalar ince, tiz, bir bıçak kadar keskin kadın kahkahası
kan rengine boyanır zavallı aksam üstü

ay beyazına dönüşür semadan gelen zıya
gözümde bir ışık halesi uyku içinde dinlenir
mahsus bir safahatın zevkini, keyfini çıkarır

redfer

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 30.7.2018 19:17:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İlyas Kaplan