Nedir bu içimde ki anlamsız korku?
İlk kez bulmuşken ellerini kaybetmek olabilir mi?
Ya da bir daha asla bakamamak gözlerine.
Sen giderken ellerimin arasından sessiz ve usulca,
Bir ben kalır geriye ve son bir şiir sana.
Küçük bir çocuk ağlar arkandan.
Senden tek isteğim,
Hep hatırla,
Unutma beni.
Ve sonsuza kadar sakla,
Sana verdiğim,
O kolyeyi.
Bu gece bir şiir yaz deseler,
Ellerini yazarım,
Gözlerini yazarım.
Yeşilindeki berraklığı anlatırım her satırda.
Derinliliğini anlatırım bakışlarının.
Saçlarından bahsederim sonra.
Sevebiliyorsan sev ayrılıkları.
Yalnızlığa katlandığın yere kadar.
Tutamıyorsan eğer göz yaşlarını,
Ağla ağlayabildiğin kadar.
Unutabiliyorsan unut geceleri.
Gidiyorsan eğer söndür ışıkları.
Bırak beni yalnızlığımla baş başa.
Ağlasın odamdaki bütün eşyalar,
Ve nefessiz kalsın içimdeki çocuklar.
Gidiyorsan eğer kapat pencereleri.
Bir gün gelipte,
Geri dönersen eğer
Sevmiyorum seni diyemem.
Gizleyemem içimdeki,
O büyük sevgiyi.
Yalan söyleyemez gözlerim.
Her gece hayalinle,
Yıldızları seyretmekteyim.
Gözlerin yakamoz misali,
Serilmekte geceye.
Ellerin çok uzaklarda.
Ve acıtmakta kalbimizi yalnızlık.
Son veda sözcükleri dökülüyor gözlerimden.
Kucaklıyorum bütün yıldızları,
Parmaklarım kanıyor yeniden.
Ve bir ayrılık şarkısı gibi,
Kan revan içindeyim yine ben.
Bir eylül akşamındayım yine.
Arka bahçemde oturuyorum.
Kadehimde yarım kalmış bir sevda var.
Karşımdaki sandalyede sen varsın.
Kırmızı bir mum kirpiklerine dokunuyor.
Bakışların öylesine parlak ki,
Okunduğu dilde yazılır adın.
Ve adının anlattığıdır anladığım.
Böyle zamanlarda, dizilir boğazıma senin nefesin.
Dökülür hecelerin ellerime,
Sürç-i lisan edebilir kimi zaman gözlerin...
Her dilde yazılır aslında senin adın.




-
Perihan Pehlivan
Tüm Yorumlarselam, sizi yönetici olduğum Hikmet Atiş dostluk arkadaşlık şiir grubumuza davet ediyorum. selam ve sevgilerimle