İniyorum kulelerinden katil
iniyorum maktul minarelerden
taraçadan, bahçeden
ilk tanıyı bulanların indikleri her yerden
ilk tanıyı bulandıran bir vaşakla birlikte
değdikçe ayaklarım merdiven alçalıyor
açılıyor leşlerin, atmıkların cesurane
Her sevincin her kederin
En ölümsüz sevgilerin
Sonsuz denen göklerin
Herşeyin bir sonu varsa
Ayrılıkların da sonu var
Bir gün çıkıp geleceksin
Devamını Oku
En ölümsüz sevgilerin
Sonsuz denen göklerin
Herşeyin bir sonu varsa
Ayrılıkların da sonu var
Bir gün çıkıp geleceksin
daha önce okuyup ta ruhuna dokunamadığım için kederliyim..
Şarkıya,eve,kalbe indirdiği balyoz tezatlarla kalbimi kazandı ustanın bu şiiri de..çıkmaz sokaklara girip,uçurum kenarlarına gelip,mağralarda ışık bekleyip..sürekli çıkış yoluna gelip geri dönen şiir..gel-git git-gel..
Vallah ben hiç bir şey anlamıyorum bu şairin şiirinden .Herhalde kültürüm yetersiz.Ha şunuda söyleyeyim üniversite mezunuyum . Bir üniversiteyide yarıda bıraktım. çok şiir çok kitap okurum. Ama şiir dediğin biraz ahenkli olmalı .Okuduğunda bir ana fikir kalmalı , okuyucuyu yormamalı diye düşünürüm. Belkide haksızım bilemem Ama bu kadar övgü beni şaşırtıyor.Belki de haklısınız bende bir eksik var? Kusuruma bakmayın baylar bayanlar.
yabani kedilerin merak ettiği tek şey vardır; kentli kedileri neden altına pislediği :)))
rica ederim.
ben ismet beyi onayladım senin cümlelerinde.
o bunu fazlasıyla hakediyor.
bodrumua selam
yanılmıyorsun sevgili ibrahim kardeşim...
sosyalizmden dine döndüğün zaman en kötü ismet bey kadar yazılınabilinir.
her şairin hayatındaki temel öğreti çok önemli gerçekten..
ister türk ister dünya şairlerinin temeline bak hep aynı şeyi görürsün.çoğunluğunun dünya görüşü birbirine yakındır.sosyal paylaşımcılık.
sosyalist öğretiyle birlikte şair dış dünyaya açılıyor ister istemez çok okuyor ve mukayese ediyor.araştırıyor.
dünyanın milliyeçiyim diyen şairleri parmakla sayılır ve onların pek çoğunu kendi milletleri de okuduklarında anlamaz.
şiir ve edebiyatta ilgili ülke dili ve bilgisi yetmez.fesefe ve mantık da bilmek icap ediyor.
ismet bey iyi bir entellektüeldir.iyi şair aynı zamanda iyi bir entellektüel olmak zorundadır.
varsın şimdi işine geldiği gibi yazsın ismet bey.
saygıyla.
ismet özele özel
saygılar
Mutsuz bir adamdır İsmet Özel ama özel bir mutsuz adam..!
Çünkü mutlu adamlar böyle yazmaz, hatta özel ama mutlu adamlar da böyle yazmaz..(İlhan Berk geldi aklıma böyle dediğim için..)
İlhan Berk'i de parantez içine almışken İsmet Özel ile benzeştikleri bir noktayı da söylemeliyim ki bu bencedir; ikisi de Türk şiirinin deneyci şairleriydi, hatta İsmet Özel bu konuda biraz daha özel bir yerdedir benim için..
Yani zaman zaman yatağını değiştiren ama akmak zorunda olduğunu da asla unutmayan şairler.. Su gibi akışkan ve kapılmaya gelmez..Bildiğimiz sular yani..
Bildiğimiz su; soğuyunca kaskatı kesilen, ısınınca uçan..
Sembol u toplum iç içe...
Hee..
Sinyali, teşekkürler...
Bahsetmiş olduğun eserlerin birçoğunu okudum. Ayrıca TzvetanTodorov'un Poetikaya Giriş, R.Barthes'in Yazının Sıfır Derecesi, ve sizin de belirtmiş olduğunuz İsmet Özel'in Şiir okuma Klavuzu iyice irdelenmelidir.
Bu arada bir şeyi belirtmek isterim. Ne yazık ki Türkiye'de Edebiyat fakülteleri öğrencilere edebiyatı sevdirmeyi değil ondan nefret ettirmeyi öğretirler, bu diğer bölümler içinde böyedir aslında. Ben üniveristede tarih okudum ve tarihten nefret ettiğim için edebiyatı daha çok sevdim.
Edip doğulmaz, edip olunur. Ama edepsizlerin (sözüm meclisten dışarı) allame olduğu bir medresede ilim değil kilim tahsil edilir. Ki, o kilime ilim görmek için oturanlar, bin yıldır değişmeyen eğitim sistemi içinde aynı bayat filmi görüp kalkarlar. Sonuçta okul bitip de ne öğrendim diye sorsalar kendilerine verecekleri cevap aşikardır: edip olmanın ve edebiyatın ne olmadığını öğrendim ama vallahi hala edip ne, edep ne anlamadım diyeceklerdir.
Her fakülteye bir İsmet Özel :)))
Poetika deyince Sevgili Kurul bir kaç kitap ismi de benim aklıma geldi..
Poetika aslında ilk olarak aristoteles tarafından sanatın anlamı ve eleştirisi üzerine kaleme aldığı bir başyapıtın ismi
Ama bugünkü literatürde daha çok şiirle ilgili bir kavram ve eserinde şairin estetik prensipler bütünü açısından ne şekilde davrandığını veya davranılması gerektiğini izaha yeltenen bir düzyazı..
Aslında hemen hemen her ünlü şairimiz bu konuda enazından bir makale yayınlamıştır
Orhan veli, melih cevdet, salah birsel, turgut uyar ve ismini sayamadığımız nice şair
Benim bunlar içinmde en etkilendiğim poetika Asaf Halet in yazdığı poetikadır.
İnternette bölük pörçük alıntıların yanısıra Mustafa Miyasoğlunun yazdığı Asaf Halet le ilgili kitapta bütün olarak var..
Necip Fazıl da Çile kitabının arkasına poetikasını bu isimle müstakilen yazmıştır.
Bunun dışında bir de şiir eleştirmenliği var.
Bu konuda en kaynak kitaplar arasında bana en akademik gözüken Mehmet Kaplanın yazdığı Cumhuriyet Devri Türk Şiiri kitabıdır.
İdeolojik olarak antikominist olma saplantısı dışında objektif ve bilimsel olduğunu söyleyebilirim.
Profesör Dr Ahmet İnam ında şiir üzerine oldukça akademik temellendirmeleri vardır söylemeden geçilmemesi gereken.
Ama cumhuriyet döneminin eleştiride pınarbaşısı kim denirse elbette Nurullah Ataç tır demek gerekir
Mesela nazım hikmetin üvey oğlu memet fuat ın nurullah ataç eleştiri ödülü aldığını ve bu konuda düşünenler için önemli bir kaynak kitap olduğunu söylemek mümkün
Her neyse
Maksadımız ile şiiri buluşturursak dünyada en önemli şiir kuramcılarından kabul edilen T.S Eliot 'u sıkı bir şekilde özümseyen İsmet Özel 'in Şiir Okuma Klavuzu isimli kitabı oldukça yetkin ve düzeyli bir poetik özellik taşır..
Yine bu kitaba göre biraz daha sohbet havasında olan çenebazlık isimli kitabı da hakeza öyledir..
meraklısı için şairin kendi denetimindeki sitesini de sunarak son vermek istiyorum yazıma
www.ismetozel.org
saygılarımla
Bu şiir ile ilgili 47 tane yorum bulunmakta