Elma var Havva’nın elinde
Doğsam mı anne?
Ceza var dünyanın üstünde
Yaşasam mı anne?
altı yaşımdaki beni
iki buçuk yaşındaki kardeşimi
rüzgarlı bir günde
İzmir’in Kavakları altında
terk edip kaçtığın için
seni çok seviyorum anne
Hikayem öylesine basit ki çocuklar
Gagasında getirmiş bir leylek
Çer-çöp biriktirmek oyunu oynamışım
Bir istiridye, kollarında götürecek
Beni memeleriyle büyüten kadın
(Ne zaman rüzgar esse
Onu çarpar yüzüme
Ve ne zaman ağlasam...)
İliklerime yağardı .
Ne şemsiye para ederdi,
(bir veda yerine kaim)
Dün gece
O’ndan bir yanıt gelmeyince
Dönüp, O’na yazdıklarıma baktım
Zavallı maymun suratlı ucubeler
Aklımla başım dertte, der,
Alev Alatlı.
Roman dörtlemesi,
Dünya Nöbeti’nde.
Düşündürdü beni!
Bir şaire güvenmek yürek ister
Hiç beklemediğin an
Değişir seni şiirle
Anlayacağın
Yaşadı mı şiir gibi yaşar
bir elin parmakları kadardı
aya oldu
şimdilerde kulaç
internet deniz
sen damla
ilârya süzül
etçil kuşlar dalıyor süzül
kırılırken ay ışığı yüzünde
süzül ilârya
hani kızlar geçer yanından kuyruklu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!