Namütenahi fosforlu ışıklar altında
Mehtabın parıltısıdır yüzlerden yansıyan
Bir el uzanmış zavallı geceye bağrımda
Harrangürra kıvrılarak köşeden sıvışan
Nostaljidir yıkılan duvarında bir yerde
Zamanın durduğu ölümün sardığı mekan
Soluksuz freskler gibi suskun hasbıhalde
Münzevi yıldız saklı yalnızlığında helan
Bir zamanlar bastığımız kaldırımlar sakil
Savruk bir rüzgar sürüklerken gözde fel fecir
Onca yıl garip sessizce bekliyor şu sahil
Geçmişten kopup gelir birden sahicileşir
Ya nostaljinin gezdiği o ıssız koruda
Vaveyladır yaprakların dalda kımıltısı
Bir ok saplı kalbe hala ağaç kabuğunda
Depreşir hicran yarası kanatır sızısı
Ah,çocukluğum nerede kurduğum hayaller
Mazide dondurulmuş siyah beyaz kareler
Bu yüz benim mi sanki düşman seneler
Geçmişe özlemdir nostalji dediğimiz şey
Kayıt Tarihi : 5.5.2011 00:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Onca yıl garip sessizce bekliyor şurada
Savruk bir rüzgar sürükler gözde paramparça
Geçmişten kopup gelir birden sahicileşir
ÇOCUKLUĞUMUZDA BİZE UPUZUN GÖRÜNEN SOKAKLAR KÜÇÜK VE DAR, BİNALAR UFACIK GELİR ZAMANLA.
Ya nostaljinin gezdiği o ıssız koruda
Vaveyladır yaprakların dalda kımıltısı
Bir ok saplı kalbe ağaç kabuğunda hala
Hicran yarası depreşir kanatır sızısı
NE KADAR YARA KABUK TUTSA DA BİR BULUT GEÇİVERİR GÖZLERDEN AĞAÇ KABUĞUNDAKİ HAYALE BAKTIKÇA
Ah,çocukluğum nerede kurduğum hayaller
Mazide dondurulmuş siyah beyaz kareler
Bu yüz benim mi sanki düşman seneler
Geçmişe özlemdir nostalji dediğimiz şey
KİM, ZAMAN ZAMAN NOSTALJİ RÜZGARINA KAPILMAZ Kİ?....
VELHASIL, GEÇMİŞ ZAMAN OLUR Kİ HAYALİ CİHAN DEĞER. VE SİZ BUNU MÜKEMMEL ŞİİRİZE ETMİŞSİNİZ DOST. KUTLARIM YÜREĞİNİZİ VE GÜÇLÜ KALEMİNİZİ.10- +
Ne'yin niçin anlatıldığını konumlanan konuların parçalar boyutunda değil,o parçaların şiirin odağına oturan bütüncül yapısına bakarak değerlendirmek gerekiyor şiirde.
Vurgulamalıyım ki derinlikli bir motivasyon şiiri NOSTALJİ.Yazıldığını aandan karşıt yönlü bir uzama bakıyor Şair.O bakış sırasında görüş perspektifinin içine giren objelerde,olgularda ve her şeyden öte mekan algılarında bir dağınıklık yok.Sayısız algının herhangi bir yalpalamaya tabi tutlmadan sunulduğunu söyleyebilirim.
Keynes'in ''Görecelidir gerçek.'' savının izini sürdüm bu şiiride.Her ne değin soyut bir konu olmasına karşın giz'li katalizörlerle şiirde içeriğin somutlandığını düşünmeekteyim.
Şiirin usta bir Kalem'in elinden çıktığını kanıksatan çokça incelikler barındırdığını söyleyebilirim.Ancak,sözcük seçiminde 'eski'yi yeğleyiş şiirin 'eski'yi aralıyor oluşundan mıdır,anlayamadım.Dil'in bu seçimi kesinlikle sırıtmıyor.Çünkü biçemin fazla zorlanmamaması için de bu seçim yeğlenmiş.
Hece şiirinin özellikle 'uyak' olanakları şiire monte edilirken bir iki yerde kısırlık var.
Bütün bu saptamaların ışığında elde edilen lirik parabollerin yazınsalın yetkinliğine gölge düşürmüyor.
Çünkü Değerli ERCAN ayrık yazıyor ve ele aldığı her konunun hakkından gelmesini çok iyi biliyor.
Kutluyorum Kardeşimi.
Erdemle / Selamlarımla.
TÜM YORUMLAR (4)